Aile Hukuku Avukatı

aile hukuku avukatı

Aile Hukuku; toplumu meydana getiren aile kurumunun sağlıklı bir şekilde tesis edilmesi ve yürütülmesini düzenleyen hukuk kurallarından mürekkeptir. Büyük bir mutluluk ve kıvanç ile kurulan aile kurumu her zaman bu güzel duygular eşliğinde devam etmez. Kimi nedenlerden dolayı evlilik birliğinin devamı taraflar için oldukça güç hale gelebilir. Evlilik birliğini yasal olarak sonlandırmak isteyen eşler yine Aile Hukuku avukatı kapsamında düzenlenen boşanma davalarına müracaat eder.

Türk Medeni Kanunu, aile kurumunu etraflıca düzenlemiş ve bu konudan doğan uyuşmazlıklarda Aile Mahkemesini görevli kılmıştır. Bu itibarla, tarafların boşanma istemi ile mahkemeye müracaat etmesi halinde boşanmaya neden olan husus ne olursa olsun görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerler de olabilir. Bu gibi durumlarda Asliye Hukuk Mahkemeleri, Aile Mahkemesinin yerine görevli kılınmıştır.

Aile Avukatı Nedir?

Aile avukatı, özel hukuk karakterli bir hukuk disiplini olan aile hukuku üzerinde deneyim sahibi hukukçudur. Aile hukukunun düzenleme alanına giren hukuki meselelerde uyuşmazlık çözümü, dava takip hizmeti ve hukuki danışmanlık faaliyeti yürüten aile avukatı, bu alanda edindiği bilgi, birikim ve deneyimi danışanlarının ve müvekkillerinin yararına tahsis ederek hak, menfaat ve zaman kaybı yaşanmaması adına çalışır. Aile avukatı marifetiyle hukuki destek sağlanan başlıca konular şunlardır:

  • Nişanlılık ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlık ve davalar (maddi ve manevi tazminat talepli davalar, hediyelerin iadesi vs.),
  • Gaiplik, cinsiyet değişikliği, isim değiştirme vb. özel hukuk meselelerine ilişkin istemler,
  • Boşanma davalarında dava dilekçesi ve anlaşmalı boşanma protokolü düzenlenmesi
  • Anlaşmalı boşanma davası,
  • Zina (aldatma) sebebiyle boşanma davası,
  • Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davası,
  • Pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davası,
  • Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma davası,
  • Akıl hastalığı sebebiyle boşanma davası,
  • Terk nedeniyle boşanma davası,
  • Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası,
  • Velayete ve mali düzenlemelere ilişkin hukuki danışmanlık,
  • Ayrılık davası,
  • Tedbir, bakım, iştirak ve yoksulluk nafakalarına ilişkin uyuşmazlık çözümü ve dava takibi,
  • Boşanmaya bağlı maddi ve manevi tazminat istemi,
  • Velayet müessesine ilişkin uyuşmazlık çözümü ve dava takibi,
  • Evlat edinme sürecinde hukuki danışmanlık,
  • Soybağı davaları,
  • Aile konutu işlemleri,
  • Ailenin korunması,
  • Mal rejimi işlemleri,
  • Tanıma ve tenfiz davaları.

Aile Hukuku Avukatının Hizmet Alanları

Aile Hukuku Avukatı, Aile Hukukunun oldukça kapsamlı olması nedeniyle birçok alanda faaliyet gösterir. Bu faaliyet alanlarını genel olarak ifade etmek gerekirse:

  • Boşanma davalarının açılması ve yürütülmesi,
  • Mal varlığı tasfiyesinde gereken hukuki sürecin işletilmesi,
  • Malvarlığı sözleşmelerine ilişkin hukuki danışmanlık vermek suretiyle taraflara hukuki destek sağlanması,
  • Boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteklerinin sunulması,
  • Aile içi şiddetin varlığı halinde tedbir kararının talep edilmesi,
  • Çocukların velayet hakkının ve nafaka taleplerinin sunulması,
  • Evlat edinme süreci ve bu süreçten doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesi,
  • Nişanlanma kurumundan doğan uyuşmazlıkların çözülmesi,

Gibi birçok husus ifade edilebilir.

Aile Hukuku avukatı, başta boşanma davası olmak üzere kişiler hukukuna ve ilgili hukuk dallarına hakim ve bu alanda uzmanlaşmış hukuk uzmanıdır. Aile hukukunun temel mevzuatı olan Medeni Kanuna hakim olan Aile Hukuku avukatı, aile kurumunu ilgilendiren tüm hukuki işlem, uyuşmazlık ve dava sürecinde gerekli hukuki desteği sunar.

Aile Hukuku Avukatı Hangi Davalara Bakar?

Aile hukuku avukatı, Aile hukukundan doğan birçok dava türü olduğu için pek çok davaya vekalet edebilir. Bu davalar şu şekilde ifade edilebilir:

  • Boşanma Davaları

Boşanma iradesi gösteren eşler iradelerinde ve boşanmanın feri sonuçlarında mutabık kalmalarına göre anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma davası açabilirler. Anlaşmalı boşanma davasının en önemli olgusu, anlaşmalı boşanma protokolüdür. Hakim, anlaşmalı boşanma protokolünü uygun bulursa söz konusu protokol üzere hüküm verecektir. Kişiler, hak ve menfaat kaybı yaşamamak ve ileride geriye dönüşmesi güç uyuşmazlıkların muhatabı olmamak adına aile hukuku avukatı nezaretinde protokol hazırlamalı ya da hazırlanmış protokolü aile hukuku avukatına kontrol ettirmelidir.

Çekişmeli boşanma davaları anlaşmalı boşanma davaları ile kıyaslandığında çok daha uzun süren ve yıpratıcı etkileri olan dava türüdür. Çekişmeli boşanma davasında arzu edilen neticenin kısa zamanda elde edilebilmesi için çok kapsamlı hukuki çalışma yapılması gerekir. Aile hukuku avukatı tarafından yapılacak bu çalışma ile en doğru hukuki yol haritası belirlenecek ve hak kaybı yaşanmadan süreç tamamlanabilecektir.

  • Velayet Davaları

Bir çocuğa ait velayet müşterekçe yerine getirilmediği takdirde mahkeme söz konusu çocuğa ait velayet hakkını hem anne hem de babayı değerlendirdikten sonra anne ve babadan birine ya da bir üçüncü kişiye verebilir. Bir çocuğun tabii velisi ana ve babasıdır. Hukukumuzda boşanma sonrası ortak velayete ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Fakat mahkemelerin son zamanlarda tarafları her konuda mutabık kalmaları koşulu halinde müşterek çocuğun velayetini ortak velayet olarak hükmettiği görülmektedir.

Çocuğa ait velayetin anneye mi babaya mı bırakılacağı hususu yalnızca tarafların bu konudaki iradesine bağlı değil aynı zamanda çocuğun yüksek menfaatlerine de bağlıdır. Zira yasa koyucu çocuğu korumak amacıyla velayet hakkının tespit edilmesinde en önemli kriter olarak çocuğu yararını benimsemiştir. Çocuğun yararını ve menfaatini gözetirken sosyal, ekonomik ve kültürel imkanlar gözetilerek çocuğun gelişimine en çok yarar sağlayacak koşulları göz önünde bulundurulur. Ezcümle, velayet davalarında arzu edilen müspet neticenin elde edilmesi için Aile Hukuku avukatından destek almak oldukça yararlı olacaktır.

  • Çocuk ile Kurulacak Kişisel İlişki Davası

Mahkeme kararı ile müşterek çocuğa ilişkin velayet hakkının verilmediği taraf ve çocuk kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir. Bu hak sadece velayeti haiz olmayan tarafın değil aynı zamanda çocuğun da en doğal hakkıdır. Bu hak “çocukla kişisel – şahsi ilişki” başlığı altında düzenlenmiştir. Çocukla kurulacak kişisel ilişkiden doğan uyuşmazlıkların yargıya taşınması ve adil bir sonuç elde edilmesi Aile Hukuku avukatı ile oldukça kolaydır. Aile Hukuku avukatı gerekli çalışmasını yasal dayanaklar üzerinden yaparak istenilen sonucun elde edilmesine vesile olur.

Çocukla kurulacak şahsi ilişkinin düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yüksek menfaatleri belirleyici olur. Bunun yanı sıra şahsi ilişkinin süresi, zamanı ve mahiyeti de yine çocuğun yararı düşünülerek en doğru şekilde belirlenir.

  • Nafaka Davaları

Nafaka en kısa tabiri ile geçimlik ödeneğidir. Geçinmek için lazım gelen hususların tamamını ifade eder. Bir taraf diğerine nafaka verebileceği gibi velayeti kendisine bırakılmayan taraf da çocuk için nafaka yükümlüsü olarak tayin edilebilir. Bunun yanı sıra boşanma davası sürecinde de tedbir nafakasına hükmedilebilir. Aile Hukuku avukatı nezaretinde açılmasında fayda olan nafaka davaları mahiyetine göre farklı şekilde isimlendirilirler.

Tedbir Nafakası: Mahkeme süreci devam ederken ihtiyaç sahibi tarafın mağduriyet yaşamaması adına verilen nafakadır. Boşanma davasında mahkeme kararı verilene kadar geçecek süreçte davacı, davalı veya ortak çocukların mağduriyet yaşamamaları adına hakim tarafından geçici süreli tedbir nafakasına karar verilebilir.

Yoksulluk Nafakası: Boşanma davası neticesinde tarafların resmen boşanması ile birlikte yoksulluğa düşecek taraf için mahkeme yoksulluk nafakasına hükmedebilir. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka ödemekle yükümlü kılınacak tarafın kusurlu olması şart değildir. Ancak nafaka isteminde bulunan taraf muhatabından daha fazla kusurlu ise nafaka talebi söz konusu değildir. Güncel düzenlemede yoksulluk nafakası süresiz niteliktedir. Nafaka miktarının en doğru şekilde belirlenmesi gerekli tanık ve delillerin toplanması ve sürecin hukuki yönetimi Aile Hukuku avukatı deneyimi ile yürütüldüğü takdirde müspet netice elde edilecektir.

Aile Hukukundan Doğan Davalarda Tedbir

Aile hukuku avukatı, ifade edilen faaliyet ve hizmetlerin yanı sıra Aile Hukukundan doğan davalarda tedbir hükümlerinin işletilmesini de gerçekleştirir. Bu husus önemlidir zira boşanma davasının açılmasıyla beraber mahkeme tarafından hükmedilmesi muhtemel tazminatlardan kaçınılması adına mal varlıklarının elden çıkarılması uygulamada sıkça karşılaşılan durumlardandır. Bu ve benzer durumlarda ilgili tarafında mal varlığını elden çıkarmaya, kaçırmaya yönelik girişimlerinin önüne geçilebilmesi adına koruma tedbirleri alınmalıdır.

Aile Hukukundan Doğan Davalarda Görevli ve Yetkili Mahkemeler

Aile Hukukundan doğan davalar; 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun üzere vesayet davaları istisna olmak kaydıyla Aile Mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise Aile Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemelerine başvurulacaktır.

Aile Hukukundan doğan davalarda yetkili mahkeme davanın türüne göre farklılık gösterir. Kesin yetki kuralının mevcut olmadığı davalar için taraflardan birinin söz konusu mahkemenin yetkisine usulüne uygun itiraz etmemesi durumunda mevcut davaya yetkisiz mahkemede bakılır. Boşanma ve ayrılık davalarında tarafların en son altı ay birlikte yaşadığı yer veya taraflara ait herhangi bir ikametgah adresinin bulunduğu yer mahkemesi yetkidir.

Aile Hukuku Avukatı Ücreti

Aile hukuku avukatının talep edeceği ücret için öncelikle asgari ücret tarifesi gözden geçirilmelidir. Bu tarifeye ek; mevcut davanın Aile Hukuku avukatına getireceği iş yükü, avukatın bilgi ve birikimi ve harici faktörler etki edecektir. Bu nedenle net bir miktar ifade etmek doğru değildir.

Sıkça Sorulan Sorular

Aile konutu şerhi; eşlerden herhangi birisinin diğer eşin rızası ve izni olmaksızın konut üzerinde satma ve kiralama gibi tasarruflarda ve işlemlerde bulunmasına engellemek amacıyla uygulanan düzenlemedir.
En az bir yıl en fazla üç yıl olan ayrılık süresini hakim takdir eder.
Yargılamanın devam ettiği süre içinde hükmün kesinleşmesine kadar dava taraflarının zarar görmesine mani olmak adına düzenlenmiş geçici hukuki korumadır.