Çekişmeli boşanma davası; iki nüsha dava dilekçesi, kişinin eklemek istediği belgeler bulunuyorsa bu belgeler ve nüfus cüzdanı fotokopisi de eklenerek yetkili Aile Mahkemesi’ne müracaat etmek suretiyle açılır. Çekişmeli boşanma davasında taraflar arasında çekişme yaşanan konular, boşanmaya esas teşkil eden konulardır. Çekişmeli boşanma davaları, Türk Medeni Kanunu’nun 161 ve 166. maddeleri arasında ifade edilen genel ve özel boşanma sebeplerinden en az birine dayanılarak açılabilir. Çekişmeli boşanma davasında dayanılabilecek genel boşanma sebepleri:
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması,
- Eşlerin anlaşması,
- Ortak hayatın yeniden kurulamaması,
şeklinde olup, özel boşanma sebepleri ise aşağıda sıralandığı üzeredir:
- Terk,
- Akıl hastalığı,
- Zina,
- Hayata kast veya pek kötü ya da onur kırıcı davranış,
- Küçük düşürücü suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme.
Çekişmeli boşanma davalarında yalnızca boşanma nedenleri değil, aynı zamanda tarafların kusur durumu, maddi ve manevi tazminat, ev eşyalarının paylaşımı, nafaka, velayet ve sair hususlarda çekişmenin mevcut olduğu davalardır. Söz konusu davada, davayı açan kişi, davalı eşten daha fazla kusurlu ile bu takdirde boşanma davası reddedilecektir. Bununla birlikte az kusurlu eş, eğer boşanmaya karşı çıkarsa bu durumda boşanma kararı verilmesi mümkün değildir.
Çekişmeli Boşanma Davası Nerede Açılır?
Boşanma davaları, gerek çekişmeli gerekse anlaşmalı boşanma olsun muhakkak aile mahkemesinde, aile mahkemesinin olmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesinde açılması gereken davalardır. Çekişmeli boşanma davasında yetkili mahkeme ise:
- Davalının yerleşim yeri aile mahkemesi,
- Davacının yerleşim yeri aile mahkemesi,
- Tarafların son 6 aydır birlikte yaşadıkları yer aile mahkemesi
Yetkili mahkemedir.
Çekişmeli Boşanma Davasında Yargılama Usulü
Çekişmeli boşanma davası, dava dilekçesinin yetkili aile mahkemesine verilmesiyle açılır. Davalı eş, dava dilekçesinin tebliğ edilmesini takip eden iki hafta içinde cevap dilekçesi verme hakkına sahiptir. Davayı açan eş, davalının verdiği cevap dilekçesinin kendisine ulaşmasını izleyen iki hafta içinde karşı cevap dilekçesi verebilir. Buna karşın davalı da davacının verdiği cevap dilekçesinin kendisine tebliğ olunmasını takip eden iki hafta için bir cevap dilekçesi verebilir. En kısa ifade ile taraflar, söz konusu süreçte olayları tartışmak adına ikişer adet dilekçe vermektedir.
Bir üst paragrafta ifade edilen dilekçelerin verilmesi aşamasında delillerin de dilekçelerde yer alması, hangi olayın hangi delil ile ispat edileceğinin ifade edilmesi gereklidir. Dilekçelerinin verilmesini takiben, dilekçeler tanık delili ihtiva ediyorsa bu durumda söz konusu tanıkların isim, soy isim ve iletişim bilgileri de ifade edilmelidir.
Dilekçe safhasının tamamlanmasının ardından eşler ilk duruşmaya çağırılır. Ön inceleme duruşması olan bu duruşma tek duruşmada tamamlanır. Ön inceleme duruşması ardından yapılan duruşmalar ile tanıklar dinlenir ve deliller tartışılır. Bu duruşma ise tahkikat duruşması olarak ifade edilir. Somut olayın durumuna göre birden fazla yapılabileceği gibi tek duruşmada da tamamlanabilir. Tahkikat duruşmasının ardından sözlü duruşma yapılarak eşlerin son kez dinlenmesi ve dava hakkında hüküm verilmesine geçilir. Çekişmeli boşanma davası süresi, yani ifade edilen bu süreç genellikle bir sene ile üç sene arasında zaman alır. Çekişmeli boşanma dava süresini etkileyen birçok husus bulunur. Ancak, davanın deneyimli bir boşanma avukatı ile takip edilmesi, sürecin kısa zamanda olumlu yönde ilerlemesi adına önemlidir.
Çekişmeli boşanma davasında tarafların vekalet verdiği bir avukatı bulunuyorsa duruşmalara katılmaları şart değildir. Fakat bu durum yalnızca çekişmeli boşanma davası için geçerlidir zira anlaşmalı boşanma davalarında tarafların hazır olması ve hakim önünde boşanma iradelerini özgürce ifade etmeleri gerekir. Çekişmeli boşanma davaları ispat üzerine yürütülür. Bu itibarla ispat oldukça önemlidir. Taraflar, iddia ettikleri hususları delillerle ispat ederek tartışır. Taraflar, en iyi şekilde temsil olunmak ve yasal haklarını müdafaa ettirmek için İstanbul boşanma avukatı ile anlaşarak boşanma avukatı tarafından temsil olunabilir.
Çekişmeli boşanma davasını açan taraf, duruşmalara katılım sağlamaz ve kendisini bir avukat ile temsil ettirmezse bu durumda açtığı boşanma davası müracaata bırakılır. Müracaata bırakılması ise davanın 3 ay süre ile yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasıdır. Dava, bu süre içerisinde yenilenirse kaldığı yerden devam eder. Ancak davalı taraf duruşmaya katılım sağlamaz veya duruşmada kendisini temsil edecek bir avukata vekalet vermezse bu durumda davaya devam edilir. Davalı, dava sürecinde kendisi hakkında yapılan işlemlere itiraz hakkını kaybedecektir. Bu itibarla davaya katılım sağlaması veya İstanbul boşanma avukatı ile kendisini temsil ettirmesi, hak kaybına uğramaması adına son derece önemlidir.
Çekişmeli Boşanma Davalarında Hangi Deliller Kabul Edilir?
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nda hüküm altına alınan boşanma sebeplerine dayanılarak açılan çekişmeli boşanma davasında ileri sürülen iddiaların hukuka uygun deliller ve ispat araçları ile ispat edilmesi gerekir. TMK uyarınca genel ispat yükü kuralı dolayısıyla, kanunda aksi yönde hüküm mevcut olmadığı takdirde taraflardan her biri, ileri sürdüğü olguların mevcudiyetini ispat etmekle mükelleftir.
Söz gelimi, eşinin kendisini aldattığını ileri süren taraf aldatma olgusunu; eşi tarafından terk edildiğini iddia eden taraf ise terk fiilini ispatla yükümlüdür. Öte yandan, boşanma sebebine dayanılarak ileri sürülen boşanma talebinin yanı sıra tazminat, velayet, nafaka ve ziynet eşyası gibi taleplerde de talep sahibinin ispat yükümlülüğü vardır.
Çekişmeli boşanma davasında ispat ve ispat yüküne ilişkin genel çerçeveyi izah ettikten sonra, tarafların boşanma davasında kullanabileceği delilleri ifade etmek isabetli olacaktır. Zira boşanma davalarında tarafların özel yaşamıyla iç içe ve direkt ilişki içindeki maddi olguların ispatı söz konusu olduğundan, ispat aracı olarak mahkemeye ibraz edilecek delillerin hangi usulle elde edileceği, elde edilen delillerden hangilerinin esas alınabileceği oldukça önemlidir.
- Çekişmeli Boşanma Davasında Hukuka Uygun Delil Nedir?
Yasalarda düzenlenen usullere aykırı olmamak şartıyla çeşitli usullerle elde edilmiş ve bilhassa boşanma davalarında taraflara dair özel yaşamın mahremiyetini ihlal etmeyen delillerdir.
- Çekişmeli Boşanma Davasında Hukuka Aykırı Delil Nedir?
Boşanma davalarında hukuka uygun delilin ne olduğunu izah etmiş bulunuyoruz. Hukuka uygun delil tanımına aykırı deliller, hukuka aykırı delil niteliği taşır. Hukuka aykırı delillerin aile mahkemesine ibraz edilmesi halinde, Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.189/2 hükmü gereğince aile mahkemesi tarafından maddi olguların ispatında dikkate alınmaz. Bunun yanı sıra, bazı durumlarda suç teşkil edebilecektir.
- Aldatma (Zina) Hangi Delillerle İspatlanabilir?
Uygulamada en sık rastlanan boşanma sebebi, aldatma (zina) olgusudur. Aldatılan eşler, aldatma olgusunun nasıl ispatlanacağını ve bu olgunun ispatına elverişli delillerin neler olduğunu merak eder. İşbu vakıayı ispata elverişli delilleri mahkeme sunmak isteyen eş; aldatan tarafın özel hayatının mahremiyetini ihlal etmemek şartıyla elde edilen delilleri kullanarak iddiasını ispat edebileceği gibi aile mahkemesinden talep edilen;
- Otel kayıtları,
- Kredi kartı ekstreleri,
- İnternet paylaşımları,
- Mahkeme tarafından dosyaya dahil edilmiş telefon kayıtları,
- Tanıklar,
aracılığıyla iddiasını ispatlayabilir. Öte yandan, terk veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması üzerine açılan boşanma davalarında tanık delili en temel ispat araçlarındandır. Boşanma talebinin mahkemece müspet karşılanması ve talebin yerinde bulunularak boşanma kararı verilmesinin yanı sıra nafaka, tazminat ve ziynet eşyaları gibi hususlarda da iddiaların ispatı şarttır.
Sonuç olarak ifade etmeliyiz ki; çekişmeli boşanma davasında aile mahkemesine sunulacak delillerin hukuka uygun olması gerektiği gibi hukuka aykırı elde edilmemiş olması gerekir. Söz gelimi, sahte sosyal medya hesapları kullanarak eşini yanıltmak suretiyle elde edilen veriler, mahkeme tarafından ispata elverişli delil kabul edilmeyecektir. Bu tür veriler, ileri sürülen iddiayı kanıtlıyor olsa dahi hükme esas teşkil etmeyecektir.