Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair (Takipsizlik) Karar Nedir?

Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair (Takipsizlik) Karar Nedir?

KYOK olarak adlandırılan karar kovuşturmaya yer olmadığına dair karardır. Bu karar aynı zamanda takipsizlik kararı olarak da bilinmektedir. Şüpheli kişi hakkında başlatılan soruşturma neticesinde Cumhuriyet Savcısı yeterli şüphe oluşmasını sağlayacak delile ulaşamadığında bu kararı verebilir.

Kovuşturmanın mümkün olmadığı durumlarda da bu karar soruşturmayı yana Cumhuriyet savcısı tarafından verilebilir. Soruşturma dosyasının kapatılmasına yönelik bir karar olan KYOK kararı Cumhuriyet savcısının toplanmış olan delilleri değerlendirdikten sonra soruşturma işlemini sonlandırma kararı olarak açıklanabilir. 

Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verileceği zaman koşulların sağlanıp sağlanmadığına bakılır. Bu kapsamda ise yeterli şüphe oluşturmaya yönelik delil elde edilememesi, kovuşturma olanağının bulunmaması karar alınmasında etkili olur.

KYOK Kararı Yeterli Şüphe Bulunmaması

KYOK kararı alınacağı zaman yeterli şüphe bulunmaması durumunda savcılık dosyayı sonlandırma kararı alabilir. Cumhuriyet savcısı bir suç işlendiğine dair haber aldığında kendiliğinden ya da şikâyete tabi suçlarda şikâyete bağlı olarak soruşturma başlatır. Soruşturma aşamasında deliller toplanarak iddianame hazırlanır. 

Soruşturma basit şüphe ile başlar. Cumhuriyet savcısının başlattığı soruşturmada suç işlendiği ile ilgili yeterli şüphenin oluşması durumunda iddianame hazırlanarak kamu davası açılır. Savcılık makamı kamunun temsilcisi sıfatı ile mahkemede iddia makamı olarak yer almaktadır.

Kamunun haklarını korumakla görevli olan savcılık makamı devletin de temsilcisi olarak görev yapmaktadır. Devlet kamu düzeninin bozulmasını istemez. Bu maksatla da savcılık makamını kendisini temsilen kamu adına görevlendirir.

Cumhuriyet savcıları bu sebeple şikâyete tabi suçlarda şikâyete bağlı olarak şikayete tabi olmayan suçlarda da re ’sen harekete geçme yetkisine sahiptir. Soruşturma kapsamında elde edilen delillerin bilimsel veriler sunması, akla, mantığa ve bilime uygun olması gerekir.

Şüpheli şahsın suç işlediği yönünde kanaat oluşmasına imkân tanıması gereken deliller aynı zamanda şüpheliyi de işaret etmelidir. Cumhuriyet savcısının toplayacağı delillerin kamu davası açılması yönünde yeterli olması durumunda iddianame ile kamu davası açılır.

Suç işlendiği yönünde yeterli şüphe olmaması durumunda ise kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilir. Yeterli şüphe ile kamu davasının nasıl yürütüleceği belirlenir. Davanın konusu ve sınırları yeterli şüphe sayesinde daha net anlaşılır.

KYOK kararı verildiğinde bu karara karşı itiraz kanun yolu olması gerekirken bu kararların denetlenebileceği bir denetim mekanizması bulunmamaktadır. Bu noktada özellikle belirtmekte fayda var ki KYOK kararına ilişkin hukuki iş ve işlemlerde yetkin bir ceza avukatından yardım almak, sürecin olumlu seyri adına son derece önemlidir.

Kovuşturma Olanağının Olmaması ve KYOK Kararı

Kovuşturma olanağının olmaması durumunda da KYOK kararı alınabilir. Şikâyete tabi suçlarda şikâyet şartı gerçekleşmediği takdirde ortada bir suç bulunsa dahi kovuşturma ve soruşturma yapılamaz. Şikâyete tabi olan fakat şikâyet şartının yerine getirilmediği suçlar için KYOK kararı verilmesi mecburidir.

Dava zamanaşımı süresi de KYOK kararı verileceği zaman dikkate alınması gereken konulardan biridir. Suçun işlendiği tarih başlangıç alındığında ve bunun üzerinden belirli bir süre geçmesi halinde dava açılmadıysa dava zamanaşımı süresi söz konusu olur. Bu durumda dava açılmış olsa dahi kanuni süresi içinde sonlandırılmaması hali de oluşabilir.

Her iki durumda da dava zamanaşımı süresi geçtiğinde ceza davası düşer. Soruşturma aşamasında dava zamanaşımı süresinin dolması takipsizlik kararı verilmesi ile sonuçlanır. Cezai ehliyet ve sorumluluk bazı durumlara yaş küçüklüğüne bağlı olarak ortadan kalkabilir. 12 yaşından küçük çocukların cezai ehliyeti bulunmamaktadır.

12 yaşından küçük çocukların suç işlemesi durumunda takipsizlik kararı verilmesi bu nedenledir. Ceza mahkumiyetini tüm sonuçları ile ortadan kaldıran genel af durumunda da KYOK kararı verilir. Genel af çıktığında savcılığın yürüttüğü soruşturmalara takipsizlik kararı verilmesi gerekir.

Özel af durumunda ise soruşturma sürmeye devam eder. Şüpheli kişinin ceza ehliyeti olmaması durumunda da takipsizlik kararı verilmektedir. Cezai ehliyet akıl hastalığına bağlı olarak işlenen fiilin hukuki anlamını ve sonuçlarını kavramaya engel durumları ifade eder.

Soruşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar Verilmesi

Suç işlendiğinde kamunun bundan etkileneceği düşünülür. Ceza davaları kamunun haklarını korumak amacı ile savcılığın da dahil olduğu dava türleridir. Kamu düzeninin bozulması devletin istemeyeceği bir durumdur. Bu sebeple de suçun toplumu etkileyebileceği düşünülerek ceza davalarında savcılık makamı devleti temsilen kamu adına iddia makamı olarak görev alır.

Savcılık bir suç oluştuğuna dair haber aldığında kendiliğinden harekete geçebileceği gibi şikâyete tabi suçlarda şikâyete bağlı olarak soruşturma başlatabilir. Soruşturma sürecinde suç işlendiğine dair oluşan şüphelerin ispatlanması için deliller toplanır ve iddianame hazırlanarak mahkemeye sunulur.

Mahkemenin iddianameyi kabul etmesi davanın açılması anlamına gelir. Mahkemede yargılama yapıldığında suça istinaden cezanın infazı söz konusu olabileceği gibi bazen de suç teşkil eden fiilin dışındaki nedenlere bağlı olarak devletle suçun faili arasındaki ilişki kesilir. Usul ilişkisi başlamış olsa da hukuki ilişkinin kesilmesi sonucunda da kamu davasının düşmesi söz konusu olur.

Suç teşkil eden fiilin dışındaki nedenlerden biri şüphelinin ölümü olabilir. Genel af ya da zamanaşımı gibi sebepler de savcılığın soruşturmayı sonlandırmasına sebep olabilecek durumlardır. Bu durumda savcılık soruşturmaya yer olmadığına dair bir karar verecektir.

Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar Verme Yetkisi Kimdedir?

Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verme yetkisi soruşturmayı yapan savcının görev alanına girer. Savcılığın soruşturma açmaktaki maksadı bir suç işlenip işlenmediğini anlamaktır. Suç işlendiği takdirde de şüphelinin olayın faili olup olmadığının anlaşılabilmesi için delillerin toplanıp incelenmesi gerekir. Deliller bilime, akla ve mantığa uygun olmalı ve şüphelinin suç işlediğine dair yeterli şüpheyi taşımalıdır.

Savcılığın görevi soruşturmaya konu olan suça ilişkin her tür bilgi, belge, beyan ve diğer delilleri toplamaktır. Bu veriler toplandıktan sonra da hukuka uygun bir şekilde ve titizlikle incelenmesi gerekir. Şüpheli hakkında elde edilecek delillerin yetersiz olması durumunda savcılık kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verebilecektir.

KYOK Kararına İtiraz

KYOK kararına itiraz işlemleri üst mercie yapılır. Bu itirazın yapılabilmesi için süresi içinde başvuruların gerçekleşmiş olması gerekir. Müşteki ya da suçtan zarar görenin KYOK kararının kendisine tebliğinden itibaren 15 günlük süresi içinde itiraz işlemini yapması gerekir.

Bu müracaat Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde bulunan ve görevini yerine getirdiği Ağır Ceza Mahkemesi’nin bulunduğu yerdeki Sulh Ceza Hakimliği’dir. İtiraz dilekçesi hazırlanmak sureti ile KYOK kararına itiraz işlemi için müracaat edilebilir. 

KYOK Kararına İtiraz ve Sonuçları

KYOK kararı verildiğinde bu karara itiraz edilebilir. Bir dilekçe vermek sureti ile kararın itirazına yönelik işlemler başlatılabilir. Sulh Ceza Hakimliği bu itirazı inceler. Hakimlik incelemeyi elindeki dosya üzerinden yapabileceği gibi, yeni deliller de talep edebilir. Bu durum soruşturmanın genişletilmesi anlamına gelmektedir.

Kamu davasının açılması yönünde yeterli gerekçeler bulunmaması durumunda istem Sulh Ceza Hakimliği tarafından gerekçeli olarak reddedilecektir. Bu durumda da itiraz eden kişi, mahkeme giderlerini ödemekle yükümlü olur. Dosya daha sonra Cumhuriyet savcısına gönderilir. Bu işlemlerin ardından da Cumhuriyet savcısı şüpheliye ve karara itiraz edene Sulh Ceza Hakimliği’nin kararını bildirecektir.

Sulh Ceza Hakimliği yaptığı inceleme sonucunda itiraz edenin gerekçelerini haklı bulduğunda KYOK kararını kaldırır. Bu durumda da Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye vermek durumundadır. Cumhuriyet savcısına bazı hallerde kamu davası açabilme konusunda takdir yetkisini kullanma izni verilir. 

Cumhuriyet savcısı takdir yetkisini kullanarak kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı gibi kararlar verdiğinde Sulh Ceza Hakimliği’nin yalnızca takdir yetkisinin yerinde kullanılıp kullanılmadığını denetleyebilmesi söz konusu olur. Bunun haricinde Cumhuriyet savcısının kamu davasını açması yönünde bir karar alamamaktadır.

KYOK Kararı Ardından Yeniden Soruşturma Başlatılabilir mi?

KYOK kararına süresi içerisinde itiraz edilmemesi durumunda karar tebliğ edildikten sonra 15 günlük sürede kesinleşir. Karara itiraz edilmiş ise bu durumda Sulh Ceza Hakimliği itiraz başvurusunu reddettiğinde karar kesinleşmiş olur. KYOK kararı usulüne uygun olarak kaldırılmak zorundadır.

Usulüne uygun olarak kaldırılmayan KYOK kararlarında savcılık kendiliğinden kamu davası açamaz. KYOK kararı kesinleştikten sonra yeni bir soruşturma açılabilmesi için yeterli şüphe oluşturabilecek yeni delil elde edilmesi gerekir. Bu delillerle ilgili olarak da Sulh Ceza Hakimliği’nin karar vermesi gerekir. Bu karar verilmediği müddetçe aynı fiil sebebi ile kamu davası açılamamaktadır.

KYOK aleyhine kanun yararına bozma başvurusu yapılması durumunda KYOK kararı ortadan kaldırıldığında savcılık soruşturma başlatmak sureti ile kamu davası açabilecektir. Kanun koyucunun ceza muhakemesi şartı olarak öne sürdüğü ve KYOK kararının verilmesinin ardından yeni bir soruşturma başlatma koşulu olan yeni delil şartı yeniden soruşturma başlatılabilmesine olanak tanımaktadır.

Bu kapsamda aynı delillere dayanılarak yeni bir soruşturma başlatılması mümkün olmazken yeni delil ve emarelerin olması durumunda soruşturma yeniden başlatılabilecektir. Yeni delil; KYOK kararı verilmeden önce mevcut olan fakat ele geçmemiş olan delildir. Cumhuriyet savcısı tarafından görülmeyen, değerlendirilmemiş olan deliller de yeni delil olarak kabul edilir.

Yeni delil tek başına ya da diğer delillerle birlikte suçun işlendiğini ispatlama gücünde olmalıdır. Bu tarz delillerin ortaya çıkması durumunda Cumhuriyet savcısı olaya tekrar el atar. İddianame düzenleyerek yeni bir soruşturma başlatır.

Ek Takipsizlik Kararı Nedir?

Savcılık kamu davası açarken şüpheli kişi hakkında iddianame düzenler. Yeterli delil bulunan suçlarla ilgili olarak iddianame düzenleyen savcılık, kamu davası açmaya yeterli delil bulunamayan suçlarla ilgili olarak da ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verir.

Bu karar ilgili kişi ve suç hakkında yürütülen soruşturmanın sonlandığı anlamına gelmektedir. Ek takipsizlik kararı itirazı mağdur ve müşteki tarafından karar tebliğ edildikten sonra 15 gün içinde Sulh Ceza Mahkemesi’ne yapılabilir.

Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Dilekçe Örneği

Kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin verilen karara karşı örnek itiraz dilekçesi aşağıda yer almaktadır.

… SULH CEZA HAKİMLİĞİ’NE

SUNULMAK ÜZERE

…CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

İTİRAZ EDEN :

T.C. KİMLİK NUMARASI : 

ADRES : 

VEKİLİ :

ADRES : 

KONU : … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/… tarihinde 

                                                             tebliğ edilen …/…/… tarih ve …/… sayılı 

                                                             kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı itirazımızdır.

AÇIKLAMALAR :

1-) … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/… tarihinde tebliğ edilen …/…/… tarih ve …/… 

sayılı kovuşturmaya yer olmadığı kararı vakanın tezahür ediş biçimi, tanık ifadeleri ve sair deliller dikkate alındığında yerinde değildir. (EK-1)

2-) Şüpheli olayda tamamıyla uçludur. Şüpheliyle müvekkil arasında tarla sınırı uyuşmazlığı sebebiyle husumet bulunmaktadır. Müvekkilin uyuşmazlığı yargıya taşıması üzerine şüpheli husumetin şiddetini arttırmış ve gerek telefonla gerekse yüzüne karşı, tanıkların da ifade ettiği şekilde tehdit içerikli sözler sarf etmiştir. Bu durum arz ettiğimiz delillerin değerlendirilmesi, telefon kayıtlarının incelenmesi ve tanıkların dinlenmesi neticesinde açıklıkla ortaya çıkacaktır. Şüphelinin kastı müvekkilin davasından vazgeçmesidir ve suç tüm maddi ve manevi unsurlarıyla vuku bulmuştur.

3-) İzah ettiğimiz sebeplerle … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/… gün ve …/… sayılı kovuşturmaya yer olmadığı kararının kaldırılması ve şüpheli hakkında kamu davası açılmasına karar verilerek, bu hususun yerine getirilmesi için dosyanın ilgili Başsavcılığa geri gönderilmesini isteme mecburiyeti hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER : 5271 S. K. m. 173 ve ilgili mevzuat.

NETİCE – İ TALEP : Yukarıda izah ettiğimiz sebeplerle … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/…/… gün ve …/… sayılı kovuşturmaya yer olmadığı kararının kaldırılması ve şüpheli hakkında kamu davası açılmasına karar verilerek, bu hususun yerine getirilmesi için dosyanın ilgili Başsavcılığa geri gönderilmesini saygıyla, bilvekale arz ederiz.  …/…/…

EKLER: 1-) …. Başsavcılığı’nın kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı

       İtiraz Eden Vekili

Av.

Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Hakkında Yargıtay Kararı

23. Ceza Dairesi         2015/9180 E.  ,  2016/8725 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Dolandırıcılık

HÜKÜM : Beraate ilişkin

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Katılan, babası …’ın 86 yaşında emekli bir Tuğgeneral olduğunu, babasını huzur evine yatırdığını, babasının bulunduğu huzurevinde kalan sanığın babasını kandırarak evini sattırıp bankalardaki parasını aldığını beyan ederek sanık hakkında suç duyurusunda bulunmuş,iddiaya konu olay hakkında verilen KYOK itirazen kaldırılmış bu suretle sanığın tanık..’ı aldatarak haksız kazanç elde ettiği, dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;

Sanığın savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları, doktor raporu ve tüm dosya kapsamı karşısında, sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olmadığı gerekçesi ile verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 12.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sıkça Sorulan Sorular

Takipsizlik Kararı Verilen Dosya Ne Olur?

KYOK kararı verilen dosya takipsizlik sebebi ile kapatılır. Takipsizlik kararı kovuşturmaya yer olmadığına dair karardır. Kapanan dosya için bir işlem yapılmaz. Dosyaya itiraz edildiğinde ya da temyiz başvurusu söz konusu olduğunda koşullar sağlanmış ise dava yeniden açılabilir.

Takipsizlik Kararı Ne Zaman Verilir?

Cumhuriyet savcısı soruşturma başlatıp delilleri toplarken suç oluştuğu yönünde yeterli şüphe uyandıracak delil elde edemediğinde ya da kovuşturma imkanının olmaması durumunda takipsizlik kararı verebilir.

KYOK Kararı Nedir?

Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar aynı zamanda takipsizlik kararı olarak da bilinen karardır. Bu karar soruşturmayı yapan Cumhuriyet savcısı tarafından verilir.

Takipsizlik Kararını Kim Verir?

Takipsizlik kararı soruşturma evresinde yeterli delil elde edilemediğinde şüphelinin suç işlediğine dair şüphe uyandıran delillerin yetersiz olması ya da kovuşturma imkanının olmadığı durumlarda verilen bir karardır. Bu kararı soruşturmayı yapan Cumhuriyet savcısı verir.

Takipsizlik Kararına İtiraz Edilebilir mi?

Suçtan zarar görenin kendisine tanınan yasal süre içerisinde itiraz etme hakkı bulunur. İtiraz hakkı kullanılmadığı durumlarda karar kesinleşir. İtiraz hakkının kullanılabilmesi için kararın açıklanmasının ardından 15 günlük süre içinde başvuru yapılması gerekir.

İletişim