Ceza hukukunda bazı suçlar vardır ki, toplum vicdanında ve kanun koyucunun nezdinde hiçbir esnekliğe, yoruma veya hafifletici nedene yer bırakmaz. 12 yaşını doldurmamış bir çocuğa yönelik cinsel suçlar, bu suçların en başında gelir. Bu, hukukun ve insanlığın ortak “kırmızı çizgisi”dir. Önceki makalelerimizde ele aldığımız yaş gruplarının aksine, 12 yaş sınırı aşıldığında, kanunun koruma kalkanı en üst seviyeye çıkar ve cezalar Türk Ceza Kanunu’ndaki en ağır yaptırımlar arasına girer. Burada artık “rıza”, “şikayet” veya “ilişkinin niteliği” gibi kavramlar tamamen gündem dışıdır.
Makale Serisi Bilgilendirmesi: Bu makale en ağır yaptırımları içeren 12 yaş altı grubuna odaklanmıştır. Diğer yaş grupları için 15-18 Yaş Arası (TCK 104) ve 12-15 Yaş Arası (TCK 103) konulu makalelerimizi inceleyebilirsiniz.
Nitelikli Hal: Mağdurun Yaşının 12’den Küçük Olması
“Nitelikli hal”, bir suçun daha ağır koşullar altında işlenmesi nedeniyle cezasının kanun tarafından artırılmasını ifade eder. TCK 103, mağdurun 12 yaşını tamamlamamış olmasını en temel nitelikli hal sebebi olarak kabul eder.
Türk Ceza Kanunu Madde 103 – Çocuğun cinsel istismarı
(1) (…) Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.
Cezaların Alt Sınırları: Kanunun Katı Tavrı
Kanun, bu suçlar için hakimin takdir yetkisini sınırlandırmış ve çok yüksek alt sınırlar belirlemiştir:
- Sarkıntılık: En Az 5 Yıl Hapis
- Cinsel İstismarın Temel Hali: En Az 10 Yıl Hapis
- Vücuda Organ Sokulması (Tecavüz): En Az 18 Yıl Hapis
Cezayı Daha da Artıran Diğer Nitelikli Haller
Mağdurun yaşının yanı sıra, suçun işleniş biçimi de cezayı daha da ağırlaştırabilir. Aşağıdaki durumlarda bu cezalar yarı oranında artırılır:
- Suçun, üstsoy (baba, dede), vasi, eğitici, bakıcı tarafından işlenmesi.
- Suçun, birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi.
Yargıtay İçtihatlarında Cinsel İstismar Suçunun Cezası
Yargıtay, çocukların cinsel istismarı suçuna ilişkin davalarda kanunun koruyucu ruhunu yansıtan son derece net ve katı ilkeler benimsemiştir. Mahkemelerin ceza belirlerken dikkate aldığı ve Yargıtay‘ın kararlarında öne çıkan iki önemli husus bulunmaktadır:
1. Mağdurun Yaşı ve Cezanın Alt Sınırı
Kanun, cinsel istismar suçunda mağdurun yaşını en temel ölçütlerden biri olarak kabul eder. Özellikle mağdurun 12 yaşından küçük olması, verilecek cezanın en ağır seviyede olmasını gerektiren bir durumdur.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre, 12 yaşından küçük bir çocuğa karşı nitelikli cinsel istismar (örneğin vücuda organ sokulması) suçunun işlenmesi durumunda, kanunun öngördüğü yüksek alt sınırdan (örneğin 18 yıl) ceza verilmesi esastır. Yargıtay, bu tür davalarda mahkemelerin takdiri indirim nedenlerini uygulama konusunda son derece kısıtlı bir alana sahip olduğunu ve verilen yüksek cezaları onama eğiliminde olduğunu kararlarıyla sıkça göstermektedir. Bu durum, kanun koyucunun küçük yaştaki mağdurlara yönelik sağladığı mutlak korumanın bir yansımasıdır.
2. Nitelikli Hallerin Birleşmesi ve Cezanın Artırımı
Suçun, mağdurun bakım ve gözetiminden sorumlu bir kişi (anne, baba, üvey baba, vasi vb.) tarafından işlenmesi, kanunda cezayı artıran ayrı bir nitelikli hal olarak düzenlenmiştir.
Yargıtay, bir olayda birden fazla nitelikli halin bir araya gelmesi durumunda, cezanın her bir nitelikli hal için ayrı ayrı artırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Örneğin, mağdurun hem 12 yaşından küçük olması hem de failin çocuğun babası (yani üstsoyu) olması durumunda, verilecek temel ceza her iki nitelikli halden dolayı da artırıma tabi tutulur. Bu, “nitelikli hallerin birleşmesi” olarak bilinir ve cezaların çok daha yüksek seviyelere çıkmasına neden olur. Bu ilke, suçun en yakınları tarafından işlenmesinin yarattığı yıkımın hukuk tarafından daha ağır bir şekilde cezalandırıldığını göstermektedir.
Suç Duyurusu Dilekçesi Örneği
[İLGİLİ ŞEHRİN ADI] CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
MÜŞTEKİ : Adınız Soyadınız (T.C. Kimlik No: …)
MAĞDUR : Mağdur Çocuğun Adı Soyadı (Doğum Tarihi: gg.aa.yyyy)
ŞÜPHELİ : Şüphelinin Adı Soyadı
SUÇ : Nitelikli Cinsel İstismar (TCK m. 103)
AÇIKLAMALAR :
Velisi bulunduğum henüz 9 yaşındaki oğlum/kızım, şüpheli şahıs tarafından insanlık onuruyla bağdaşmayacak şekilde cinsel istismara maruz bırakılmıştır. Yaşanan bu vahim olay neticesinde çocuğumun ruh ve beden sağlığı telafisi imkansız zararlar görmüştür. Mağdurun 12 yaşını dahi tamamlamamış savunmasız bir çocuk olması, işlenen suçun vahametini ve şüphelinin alması gereken cezanın ağırlığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle şüpheli hakkında derhal soruşturma başlatılarak tutuklanmasını ve eylemine uyan en ağır cezayla cezalandırılmasını talep etmek zorunluluğu doğmuştur.
SONUÇ VE İSTEM : Arz edilen nedenlerle, şüpheli hakkında soruşturma başlatılarak tutuklu yargılanması ve hakkında kamu davası açılarak en üst hadden cezalandırılmasına karar verilmesini saygılarımla talep ederim. 01/07/2025
Müşteki (Mağdur Velisi)
Ad Soyad
(İmza)
Sıkça Sorulan Sorular
1. Bu suçlarda “af” çıkar mı? Cezaları ertelenir mi?
Genellikle çıkarılan infaz düzenlemeleri veya af kanunları, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçları, özellikle de çocuklara yönelik olanları kapsam dışında bırakır. Bu suçlar için öngörülen yüksek hapis cezaları nedeniyle cezanın ertelenmesi veya paraya çevrilmesi hukuken mümkün değildir.
2. Bu suçlarda dava zamanaşımı nasıl işler?
Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlarda dava zamanaşımı süreleri oldukça uzundur. Türk Ceza Kanunu’na göre, bu suçlarda zamanaşımı süresi, mağdurun 18 yaşını doldurduğu tarihten itibaren işlemeye başlar.
3. Failin akıl sağlığı yerinde değilse ceza almaz mı?
Eğer failin, işlediği fiili algılayamadığı Adli Tıp Kurumu raporuyla tespit edilirse, ceza almayabilir veya cezasında indirim yapılabilir. Ancak bu durumda bile kişi hakkında “yüksek güvenlikli sağlık kurumlarında koruma ve tedavi altına alınma” gibi güvenlik tedbirlerine hükmedilir.
4. ‘İyi hal indirimi’ bu suçlarda neden neredeyse hiç uygulanmıyor?
Kanunda “takdiri indirim nedeni” olarak yer alsa da, Yargıtay ve kamuoyu vicdanı, özellikle 12 yaşından küçük bir çocuğa karşı işlenen bu tür vahim bir suçta failin duruşmadaki tavırları gibi nedenlerle indirim yapılmasını doğru bulmamaktadır. Hakimin takdir yetkisi bu suçlarda son derece kısıtlıdır.
5. Komşumun çocuğuna istismarda bulunduğundan şüpheleniyorum, ne yapmalıyım?
Derhal 112 Acil Çağrı Merkezi’ni, en yakın polis karakolunu veya doğrudan Cumhuriyet Savcılığı’nı arayarak durumu ihbar etmelisiniz. “Tanık Koruma Kanunu” ve ilgili düzenlemeler uyarınca ihbar edenin kimliğinin gizli tutulması için gerekli tedbirler alınır. Şüpheniz dahi olsa bildirmek bir vatandaşlık görevidir.
Feragatname: Bu makale, toplumu bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Bu metinde açıklanan suçlar, insanlığa karşı işlenen en ağır fiillerden olup, bu tür bir durumla karşılaşıldığında veya şüphelenildiğinde derhal 112 Acil Çağrı Merkezi’ne, en yakın kolluk birimine veya Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirimde bulunmak her vatandaşın görevidir.