SGK Primlerinin Eksik Yatması Halinde İşçinin Yapması Gerekenler ve Hakları Nelerdir?

  • Ana Sayfa
  • İş Hukuku
  • SGK Primlerinin Eksik Yatması Halinde İşçinin Yapması Gerekenler ve Hakları Nelerdir?
SGK Primlerinin Eksik Yatması Halinde İşçinin Yapması Gerekenler ve Hakları Nelerdir?

SGK primleri işveren tarafından yatırılan ve işverenin asli yükümlülüğü altında olan bir işlemdir. Çalışanın hür iradesi ile de olsa bu primlerden feragat etme hakkı yoktur. İş Kanunu kapsamında işçi ve işveren arasında akdedilen iş sözleşmeleri uyarınca SGK primlerini işveren ödemektedir.

İşveren işçiyi sigortalı çalıştırmak zorundadır. Süreli iş sözleşmesi ya da belirsiz süreli iş sözleşmeleri için de bu durum geçerlidir. İşverenin çalışanın gerçek maaşını esas almak sureti ile bu maaş üzerinden sigorta primlerini yatırması yasal zorunluluktur. 

Bununla birlikte bazı durumlarda işverenin işçinin gerçek maaşı üzerinden değil de asgari ücret üzerinden sigorta primini yatırması işçi açısından uzun vadede hak kayıplarının oluşmasına yol açmaktadır. 

Eksik yatırılan primler sebebi ile işçinin emekli maaşı bağlanacağı zaman düşük seviyeden hesaplanması ya da işçi işten ayrılacağı zaman daha az kıdem tazminatına hak kazanması işverenin işçinin gerçek ücreti üzerinden sigorta primlerini yatırmaması nedeni ile olur. 

İş Kanunu ve İşçilerin Hakları

İş Kanunu uyarınca işçilerin hakları güvence altına alınır. Bu kanun kapsamında işveren açısından da birtakım hakların korumaya alındığı görülür. Tarafların hak ve yükümlülükleri İş Kanunu uyarınca tespit edilirken çalışma barışının sağlanması için bu kanuna ihtiyaç duyulmaktadır. 

İşçiler için İş Kanunu kapsamında sahip oldukları haklar bakımından aşağıdaki örnekler verilebilir:

  • İşi sağlığı ve güvenliğini talep hakkı,
  • Ücret alma hakkı,
  • Eşit muamele görme hakkı,
  • Fazla mesai ücreti alma hakkı,
  • Ara tatil hakkı,
  • İzin hakkı,
  • Esaslı değişikliklere itiraz hakkı.

İş Hukuku kapsamında ortaya çıkan uyuşmazlıklar için İş Mahkemelerine başvurulması gerekir. Bunun yanı sıra işçi ve işveren uyuşmazlıklarında bazı ihtilaflar için arabuluculuk kurumuna başvurulması zorunlu tutulur. 

İş Mahkemeleri işçi işveren ihtilaflarında görevli mahkeme olurken yetkili mahkeme olarak da işçi ya da işverenin yerleşim yeri mahkemesine başvurulması gerekir. İşçi ve işveren arasında ortaya çıkan somut uyuşmazlığa bağlı olara zamanaşımı sürelerinde de değişiklik olması söz konusudur

Sigorta Primleri Eksik Yatan İşçi Ne Yapmalıdır?

İşçinin sigorta primlerinin eksik yatması işçiye hak kaybı yaşatacak bir durumdur. Gerek emekli maaşı gerekse kıdem tazminatı alması gerektiğinde işçi gerçek maaşı ile orantılı olmayan bir ödemeyle karşılaşacaktır.

Bu sebeple gerçek maaşı üzerinden sigorta primi yatırılmayan işçinin hakkını araması gerekir. Sigorta primini eksik yatıran işveren tespit edildiği takdirde öncelikle adli para cezasına maruz kalır.  İşçi işveren hakkında dava yoluna gidebilir. Hizmet tespit davası bu sebeple açılır. Fakat tüm bu sürecin efektif bir çerçevede takibi için başarılı bir iş avukatından hukuksal yardım almak önemlidir.

SGK Primi Eksik Yatan İşçi Hakları

SGK primi eksik yatan işçi hukuki açıdan haklarını arayabilir. İşçi iş akdini haklı bir nedene dayanarak feshedebilir. Kıdem tazminatı alacağını talep edebilir. Bunun yanı sıra kalan işçilik alacakları da işçinin talep edebileceği haklarından biridir. 

İşçi hizmet tespit davası açarak da eksik primlerinin tamamlanması için gereken hukuki yola başvurmuş olur. Hizmet tespit davası SGK ile işverene karşı açılan bir dava türüdür. İşverenin sigorta primlerini eksik yatırdığı tespit edildiğinde SGK idari para cezası uygular. İşveren yatırdığı eksik primleri tamamlamakla yükümlü olur. Geciken primlere gecikme zammı da ilave edilir. 

SGK Primleri Eksik Yatan İşçinin İş Akdini Sonlandırması

İşçi ve işveren arasında iş sözleşmesi düzenlendiğinde karşılıklı olarak çeşitli hak ve yükümlülükler devreye girer. Kanun koyucu İş Kanunu kapsamında tarafların haklarını güvence altına almaktadır. İş akdini sonlandırmak için işçi ya da işverenin haklı sebeplere dayanması gerekir.

Her iki taraf için de geçerli olan bu durum karşısında haklı nedenlere dayanılması durumunda iş sözleşmeleri tek taraflı olarak sonlandırılabilmektedir. İş sözleşmelerinde haklı fesih sebepleri kanunun 24. Maddesinde açıklanmaktadır. 

İşveren ya da işçi haklı bir nedenle sözleşme feshine gideceği zaman aşağıdaki gerekçelere dayanabilir:

  • Sağlıkla ilgili gerekçeler,
  • Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller,
  • Zorlayıcı nedenler.

İşverenin işçinin maaşını gerçekte olduğundan daha az göstermesi ve sigorta primlerini düşük yatırması ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller arasında kabul edildiğinden haklı fesih nedenlerinden biridir. 

İş sözleşmesini haklı bir nedenle sonlandırmak isteyen işçinin haklı nedeni öğrendikten sonra 6 gün içinde bunu yapması gerekir. Aksi durumda fesih nedeni geçerliliğini kaybedecektir. İşçi her halükarda 1 yıllık süre içinde sözleşmeyi sonlandırabilir.

İşçi haklı bir nedene dayanarak derhal sözleşmeyi sonlandırabildiğinden sözleşme feshi için bir ihbar süresi de ortadan kalkacağından ihbar tazminatı gibi hukuki bir sonuç da doğmayacaktır. Sigorta primlerinin eksik yatırılması ya da hiç yatırılmaması haklı fesih nedenleri arasında yer aldığından iş akdi işçi tarafından derhal tek taraflı olarak sonlandırılabilmektedir. Bu durumda işçi kıdem tazminatını da alabilir. 

SGK Primi Eksik Yatan İşçinin Yapması Gerekenler

İşçi SGK primlerinin eksik yattığını öğrendiği takdirde bu durumu ALO 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bilgi Hattına iletmelidir. Bildirimin ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Kurumu denetim sürecini başlatacağından işverenin kayıtları denetlenir. 

Eksik ödenen sigorta primleri tespit edildiği takdirde işveren aradaki farkı faizi ile birlikte kuruma ödemekle yükümlü olurken ayrıca adli para cezası da kendisine uygulanır. İşçi bu yolu kullanmadığı takdirde hizmet tespit davası açar. İşverenin ve SGK’nın dava edilmesi gerekirken işçinin haklılığı ispat edildiğinde SGK işverenden alacağını tahsil eder. 

Hizmet Tespiti Davası

Hizmet tespit davaları sigortalı sayılan işlerde çalışanları ilgilendiren bir dava türüdür. Bu davalar Sosyal Sigortalar Kurumunca tescillenmiş işe giriş bildirgeleri üzerinde yer alan yanlış bilgiler düzeltileceği zaman açılır.

Buna ilaveten başkası adına bildirilen çalışma süreleri düzeltileceği zaman, hizmet süresinin gerçek başlangıcı tespiti gerekli ise bu davalar açılabilir. İşveren ve işçi arasında yapılmış olan hizmet sözleşmeleri bu dava sırasında önemli olur. 

Hizmet tespit davasını davacı sıfatı ile işçi açar. İşçi vefat ettiğinde hak düşürücü süreler aşılmamak kaydı ile mirasçılar da koşullar varsa bu davayı açabilir. Bu davalarda davalı olarak işveren gösterilir. Sosyal Sigorta Kurumu da davada desen ihbar edilen taraftır.

Hizmet Tespit Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme 

İşçi çeşitli durumlarda hizmet tespit davası açabilir. Bunlardan biri de sigorta primlerinin eksik ya da hiç yatırılmaması durumunda açılabilen hizmet tespit davasıdır. 

Hizmet tespit davası İş Mahkemesi’ne açılır. İş Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk mahkemesi görevli olur. İşçinin ikametgahında bulunan yer mahkemesi ya da iş yerinin bulunduğu ikametgahtaki yer mahkemesi yetkilidir. SGK aleyhinde bir dava açıldığında ise Sosyal Güvenlik İl Müdürlüklerinde bulunan yer İş Mahkemesi’ne dava açılır.

Hizmet tespit davalarında zamanaşımı süresi 5 yıldır. Bu dava açılacağı zaman bazı koşulların sağlanmış olması gerekir:

  • İşçi iş görme borcunu yerine getirmiş olmalıdır,
  • İşçi ve işveren arasında bir hizmet sözleşmesi yapılmış bulunmalıdır,
  • İşçinin sigortasız çalıştırıldığı ya da sigorta primlerinin eksik ödendiği konusunda daha önceden yapılmış bir SGK tespiti olmamalıdır,
  • Davaya konu olan deliller yazılı veya sözlü olarak sunulabilir,
  • Belge olarak sunulan deliller sonradan düzenlenmiş olmamalıdır,
  • Tanık beyanları da delil olarak sunulabilir,
  • Hizmet tespit davalarında arabuluculuk şartı aranır.

Hizmet Tespit Davası Yargıtay Kararları

Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin hizmet tespit davasına ilişkin vermiş olduğu 25.02.2016 tarihli kararı şu şekildedir:

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Davacı, iş sözleşmesinin haklı bir nedene dayanmaksızın feshedildiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının tahsili istemiştir.

Davalı davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece taraflar arasındaki ilişkinin iş sözleşmesine dayanmadığından bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.

İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin, kısaca kıdemini ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir. İşçi açılan işçilik davası sırasında hizmet süresinin tespiti ile ilgili olarak işçilik alacaklarından bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmış olabilir. Bu durumda hizmet süresine bağlı işçilik alacakları davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır.Keza taraflar arasındaki ilişkinin belirlenmesinde de hizmet tespiti davasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir. 

Somut olayda, davacı işçinin bu davadan bağımsız olarak hizmet süresinin tespitine ilişkin halen devam eden davası bulunmaktadır.

Açılan hizmet tespit davası taraflar arasındaki ilişkinin belirlenmesinde ve İş Kanunundan doğan işçilik alacaklarını doğrudan etkilediğinden ve bu istekler için ön sorun oluşturduğundan hizmet tespiti davası sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile açılan hizmet tespit davası bekletici mesele yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sıkça Sorulan Sorular

SGK Primi Eksik Ödenen ya da Ödenmeyen İşçi Ne Yapmalıdır?

İşveren İş Kanunu kapsamında sigorta primlerini gerçeğe uygun olarak yatırmakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda işçi şikayette bulunabilir. Hizmet tespit davası açabilir. İş akdini haklı bir nedene dayanarak sonlandırabilir. 

SGK Priminin Eksik Ödenmesi İş Akdinin Sonlanması İçin Haklı Bir Neden midir?

İşverenin SGK primini eksik ödediği tespit edildiği takdirde iş sözleşmesi tek taraflı olarak ve derhal işçi tarafından haklı bir nedene dayanılarak sonlandırılabilir. 

Hizmet Tespit Davası Nedir?

İşveren SGK primlerini eksik yatırdığında veya hiç yatırmadığı takdirde işçinin başvurabileceği kanun yollarından biri dava açmak olur. Bu durumda hizmet tespit davası İş Mahkemesi’ne açılır. Bu davada SGK’da işverenle birlikte dava edilir.