Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu ve cezası, 5237 sayılı yürürlükteki Türk Ceza Kanunu’nun “Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma” başlıklı 179’uncu maddesinde düzenlenmiştir. Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçu ve cezası ise aynı Kanun’un 180’inci maddesinde düzenlenmiştir. İçeriğimizde, bahse konu suç hakkında merak konusu hususlar izah edilmiş olup, ziyaretçilerimizin istifadesine sunulmuştur.
AHD Hukuk & Danışmanlık olarak, “Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçu ve Cezası” başlığı altında, söz konusu suçun ne olduğu, cezası, unsurları, şikayet ve zamanaşımı, uzlaşma, erteleme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması başta olmak üzere, merak edilen konulara değinilmiştir. Ziyaretçilerimizin dikkatle incelemesini önermekteyiz.
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçu Nedir?
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu; kara, hava, demir yolu ve hava ulaşımının emniyet içinde akışını sağlamak amacıyla konulmuş olan her türlü işaretin değiştirilmesi, kullanılamaz duruma getirilmesi, konuldukları yerden kaldırılması, yanlış işaretler verilmesi, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey koyulması veya teknik işletim sistemine müdahale edilmesi sonucu başkalarının yaşamı, sağlığı veya mal varlığı bakımından zarara sebep olunmasıdır.
Trafik güvenliği, yukarıda izah edildiği şekilde tehlikeye sokulabileceği gibi, başkaca davranışlarla da tehlikeye sokulabilir. Buna göre; kara, hava, demir yolu veya hava ulaşım araçlarını sevk ve idare edenlerin, kişilerin yaşamı, sağlığı veya mal varlığı bakımından zarara neden olabilecek biçimde sevk ve idare etmesi de trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna sebebiyet verir.
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna neden olan bir diğer davranış, alkol veya uyuşturucu madde etkisi ile veya bir başka sebeple güvenli bir biçimde araç sevk ve idare edemeyecek durumda olunmasına rağmen araç kullanılmasıdır. Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak çerçevesinde değerlendirilen bu üç davranışı, TCK md.179 ve 180’i paylaştıktan sonra ayrı ayrı değerlendireceğiz.
Somut Tehlike Suçu Nedir?
Somut tehlike suçları söz konusu olduğunda, zarar suçlarının tersine suçun sonucunun vuku bulması yani gerçekleşmesi, gerçekten bir zararın oluşmasını değil, aksine suçun kanunda düzenleme altına alınan tanımında ifade edilen netice olarak tehlikeyi gerekçelendirmektedir. Hukuk terminolojisinde teknik bir kavram olarak yer tutan somut tehlike suçuna örnek vermek gerekirse;
Taksirle apartmanın yıkılmasına sebebiyet veren kişi, eylemin bir başkasının yaşamı, sağlığı veya malvarlığı açılarından tehlike arz etmesi halinde cezalandırılır.
TCK md.179 – 180
5237 sayılı yürürlükteki Türk Ceza Kanunu md.179:
(1) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşımının güven içinde akışını sağlamak için konulmuş her türlü işareti değiştirerek, kullanılamaz hale getirerek, konuldukları yerden kaldırarak, yanlış işaretler vererek, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey koyarak ya da teknik işletim sistemine müdahale ederek, başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye neden olan kişiye bir yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.64
(3) Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanan kişi yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
5237 sayılı yürürlükteki Türk Ceza Kanunu md.180:
(1) Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
TCK md.179/1
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu 5237 sayılı yürürlükteki Türk Ceza Kanunu’nun 179/1. maddesi bakımından inceleyeceğiz. Kanun koyucu, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna sebebiyet veren fiilleri ilgili maddede tek tek belirtmiştir. Türk Ceza Kanunu md.179/1 bakımından, içeriğimize konu suça neden olan fiiller şunlardır:
- Kara, hava, deniz veya demir yolu ulaşımının güven içinde seyrini sağlamak amacıyla konulmuş her türlü işareti “değiştirmek”, “kullanılamaz hale getirmek”, “konuldukları yerden kaldırmak”,
- “Yanlış işaretler vermek”,
- “Geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey koymak”
- “Teknik işletim sistemine müdahale etmek”
Sıralanan hareketlerden herhangi birinin işlenmesi halinde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu vuku bulur. Suç oluşturan hareketler tek tek belirtildiği için, yani suçun hangi hareketlerle işlenebileceği bakımından yasal tanımda özelleştirme yapıldığı için, suçun bağlı hareketli ve seçimlik hareketli bir suç olduğunu ifade etmeliyiz.
Özellikle belirtmek gerekir ki, bir somut tehlike suçu söz konusudur. Yani, seçimlik hareketlerin “başkalarının hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından bir tehlikeye neden” olması gerekir. Dolayısıyla, işareti “değiştirmek”, trafik güvenliğinin aksamasına sebep olacak şekilde işaretin içeriğinin farklılaştırılmasıdır. Mesela hız sınırını 30 km. olarak gösteren işaretteki 3 rakamını 9’a çevirmek gibi.
İşareti “kullanılamaz hale getirmek”, içeriğinin anlaşılamaz bir biçime sokulmasıdır. Söz gelimi hız sınırını belirten bir levhanın üzerini tamamen boyamak ve ne yazdığının okunamaz hale gelmesini sağlamak gibi. İşaretleri “konuldukları yerden kaldırmak” ise işareti içeren levhayı ait olduğu yerden çıkarmaktır. Levhayı çıkardıktan sonra bir başka yere götürmek şart değildir.
Levhayı yerinden çıkarmak ve bir kenara atmak da bu çerçevede değerlendirilebilir. Bununla birlikte, her durumda, bu tür bir hareketi “kullanılamaz hale getirmek” kapsamında değerlendirmek de mümkündür. Özellikle vurgulamakta yarar var ki, yalnızca ulaşımın emniyetli bir biçimde seyrini sağlamak amacıyla konulan işaretlere yönelik müdahaleler, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna sebebiyet verir.
Dolayısıyla, mesela, karayolu üzerinde bulunan ve yol üzerindeki tesislere olan mesafeyi vb. gösteren ya da şehir merkezi gibi çeşitli noktaların istikametini gösteren işaretlere yönelik hareketler, bahse konu suç çerçevesinde değerlendirilmez. Bunlara yönelik müdahaleler, niteliğine göre değişmekle birlikte, mala zarar verme veya hırsızlık suçu kapsamında değerlendirilebilir.
“Geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey” koymaktan ne kastedildiği zaten aşikardır. Ancak, şu hususa dikkat etmek gerekir ki, kanunilik ilkesi uyarınca, yolun “bozularak” ulaşımın tehlikeye düşürülmesi TCK md.179/1 çerçevesinde değerlendirilmez. Bu tür bir hareket bir zarara sebebiyet verirse, duruma göre, taksirle ya da kasten yaralama veya öldürme hükümleri söz konusu olabilir.
Yanlış işaret vermekten kasıt, çeşitli işaretlerle (el, kol, ses, ışıkla ikaz vb.) sürücüleri yanlış yönlendirmektir. Teknik işletim sistemine müdahalede bulunmaksa ulaşım araçlarının hareketini, durmasını veya yavaşlamasını sağlayan sistemlerin işlevini ve işleyişini olumsuz yönde etkileyen eylemlerdir.
TCK md.179/2
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/2. maddesi bakımından izah edelim. Söz konusu fıkrada kara, hava, deniz veya demir yolu ulaşım aracından söz edilmektedir. Bahse konusu araç, yük, hayvan ya da yolcu taşıyan, kamuya veya özel bir kimseye ait, motorlu ya da motorsuz herhangi bir taşıttır.
Belirtilen aracın motorlu bir taşıt olması şart değildir. Bu nedenle, mesela, at arabası ya da bisiklet gibi vasıtalar da bu fıkrada düzenlenen “araç” deyimine dahildir.
Fakat, paten, kaykay, çocuk arabası gibi vasıtaların, söz konusu fıkrada düzenlenen “araç” kapsamında olmadığı belirtilmektedir. Ayrıca, “ulaşım” aracından söz edilse dahi taşıtın muhakkak ulaşım amacına ayrılmış olması şart değildir. TCK md.179/2’ye ilişkin değinmemiz gereken en mühim husus, bir somut tehlike suçundan söz ediliyor olmasıdır.
Suçun düzenlendiği madde metninde yer verilen, “ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya mal varlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi” şeklindeki ifadenin, hükümde bir somut tehlike suçunun söz konusu olduğunu belirtmek bakımından başarılı bir ifade olmadığı ileri sürülmektedir.
Zira, somut tehlike suçlarında, bahis konusu tehlike, yaşanmasından endişe edilen belirli bir sonucun gerçekleşme olasılığı olarak kabul edilmekte ve hakim tarafından, somut olayın koşulları dikkate alınarak, bu tür bir tehlikenin vücut bulup bulmadığı tespit edilmelidir.
Aracın sevk ve idaresinin yalnızca trafik düzenine aykırılık teşkil etmesi, TKC md.179/2’de düzenlenen suçun vuku bulması için yeterli değildir. Zira, suçun vuku bulması için, aracın trafik düzenine aykırı şekilde kullanılması gerektiği gibi, aynı zamanda kişilerin yaşamı, sağlığı veya mal varlığı bakımından da tehlikeli bir biçimde kullanılması gerekir.
Nitekim, her kural ihlalinin mutlaka kişiler bakımından tehlikeye sebep olacağını kabul etmek, Yargıtay tarafından da mümkün değildir. Dolayısıyla, tehlikeye sebep olma durumunun, somut olayın koşulları ve özellikleri ışığında incelenmesi, değerlendirilmesi gerekir.
Önemli! Özetle, TCK md.179/2’de hükme bağlanan suçun meydana gelebilmesi için suç tanımında bulunan fiilin gerçekleştirilmesi yeterli değildir; bununla birlikte, tehlikelilik durumunun gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin mümkün bulunması gerekir. Dolayısıyla, her bir somut olay özelinde “tehlikeye sebep olma” unsurunun varlığı aranmalıdır.
Örneğin, hakkı olmadığı halde emniyet şeridini kullanan bir sürücünün bu davranışı, yani salt emniyet şeridini kullanması tek başına bu suçun oluşmasına neden olmaz. Fakat, emniyet şeridini kullandığı için şeridin tıkanmasına ve o sırada orada bulunan ambülansın yoluna devam edememesine neden olursa, bu durumda suç oluşur.
TCK md.179/3 (Alkollü Araç Kullanma Suçu)
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu ve cezası başlığı altında izaha muhtaç bir diğer konu, uygulamada alkollü araç kullanma suçu olarak da bilinen ve TCK md.179/3’te düzenlenen suç tipidir. Alkollü araç kullanma suçu, aşağıda da sıralandığı üzere üç farklı şekilde meydana gelebilir:
- 1.00 promilin üzerinde alkollü bir şekilde araç sürmek (TCK md.179/3 atfıyla TCK md.179/2 gereği cezalandırılır),
- 0.50 promil üzerinde araç sürmek ve trafik kazasına sebebiyet vermek (hususi otomobil sürücüleri için – TCK md.179/3 atfıyla TCK md.179/ gereği cezalandırılır),
- 0.20 promil üzerinde alkollü araç sürmek ve trafik kazasına sebebiyet vermek (ticari ve diğer araç sürücüleri için – TCK md.179/3 atfıyla TCK md.179/2 gereği cezalandırılır).
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçu Cezası Nedir?
Türk Ceza Kanunu’nun 179’uncu maddesinde düzenlenen her iki fıkra da kasten işlenebilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun cezasını belirtmektedir. Buna göre;
- Kara, hava, deniz veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin yaşam, sağlık veya malvarlığı bakımından tehlikeli olabilecek biçimde sevk ve idare eden kişi hakkında 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına hükmedilir.
- Kara, hava, deniz veya demiryolu ulaşımının güven içinde seyrini sağlamak için konulmuş işareti değiştirmek, kullanılamaz duruma getirmek, konuldukları yerden kaldırmak, yanlış işaretler vermek, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerinde bir şey koymak ya da teknik iletim sistemine müdahale etmek suretiyle bir başkasının yaşamı, sağlığı veya malvarlığı açısından tehlikeye neden olmak, 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası gerektirir.
- Hava, deniz veya demiryolu ulaşımında, kişilerin yaşamı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olmak, 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası gerektirir.
- Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olan kimseye 3 aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
Hürriyeti bağlayıcı hapis cezası öngörülen bu suçta, soruşturma ve kovuşturma sürecinde deneyimli ve yetkin bir ceza avukatından yardım almak, sağlıklı ve doğru olan yaklaşımdır.
Şikayet, Uzlaşma ve Zamanaşımı
Trafik güvenliğini tehlike sokma suçu, uzlaşma prosedürünün uygulanabileceği suçlardan değildir. Soruşturulabilmesi bakımından şikayet koşulu aranmayan bu suç, re ‘sen soruşturmaya tabidir. Dolayısıyla, herhangi bir şikayet süresi de mevcut değildir. Dava zamanaşımı süresi ise TCK md.179/1 için 15; TCK md.179/ 2 – 3 için 8 yıldır.
Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve HAGB
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu sebebiyle hükmolunan hapis cezasının, belirli şartlarda adli para cezasına çevrilmesi mümkündür. Ayrıca, bu suç sebebiyle verilen hapis cezasının ertelenmesi mümkündür. Trafik güvenliğini kasten veya taksirle tehlikeye sokma suçu sebebiyle sanık hakkında hükmolunan hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı da verilebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunda Uzlaşma Mümkün müdür?
Hayır, bahse konu suç, uzlaşma prosedürünün uygulanabileceği suçlardan değildir.
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunda Şikayet Süresi Nedir?
TCK md.179’da düzenlenen bu suç, soruşturulabilmesi şikayet koşuluna bağlı suçlardan olmadığı için, herhangi bir şikayet süresine de sahip değildir.
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçunda Dava Zamanaşımı Süresi Kaç Yıldır?
Dava zamanaşımı süresi bakımından TCK md.179/1 için 15 yıl, TCK md.179/2 – 3 içinse 8 yıl öngörülmüştür.
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Para Cezası 2023’te Ne Kadar?
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun düzenleme altına alındığı TCK md.179’da adli para cezası değil, süreli hapis cezası öngörülmüştür.