Suçsuz Yere İftiraya Uğramak

Suçsuz Yere İftiraya Uğramak

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 267’nci maddesi uyarınca bir kimse hakkında hukuka aykırı bir fiil isnat etmek sureti ile idari yaptırım uygulanması ve hakkında soruşturma başlatılması için iftira atılması suç olarak kabul edilir. TCK m. 267 şu şekildedir:

(1) Yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Fiilin maddî eser ve delillerini uydurarak iftirada bulunulması halinde, ceza yarı oranında artırılır.

(3) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş mağdurun aleyhine olarak bu fiil nedeniyle gözaltına alma ve tutuklama dışında başka bir koruma tedbiri uygulanmışsa, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat kararı veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olan mağdurun bu fiil nedeniyle gözaltına alınması veya tutuklanması halinde; iftira eden, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin hükümlere göre dolaylı fail olarak sorumlu tutulur.

(5) Mağdurun ağırlaştırılmış müebbet hapis veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis cezasına; (…)93 hükmolunur.(91)

(6) Mağdurun mahkûm olduğu hapis cezasının infazına başlanmış ise, beşinci fıkraya göre verilecek ceza yarısı kadar artırılır.

(7) (İptal: Anayasa Mahkemesi’nin 17/11/2011 tarihli ve E.: 2010/115, K.: 2011/154 sayılı Kararı ile.)94

(8) İftira suçundan dolayı dava zamanaşımı, mağdurun fiili işlemediğinin sabit olduğu tarihten başlar.

(9) Basın ve yayın yoluyla işlenen iftira suçundan dolayı verilen mahkûmiyet kararı, aynı veya eşdeğerde basın ve yayın organıyla ilan olunur. İlan masrafı, hükümlüden tahsil edilir.

Failin bir kimsenin masum olduğunu bilmesine rağmen ona suç atması, hukuka aykırı bir fiil işlediği yönünde isnatta bulunması yasalar tarafından cezalandırılır. Bu suç işlendiğinde mağdura belirli ve somut bir fiil isnat edilmektedir. Bu fiil hukuka aykırı olmalıdır ve fiilin belirsiz olması suçun oluşması için yeterli bir sebep değildir.

Suçsuz Yere İftira ve Ceza Davası

Suçsuz yere iftira atılması durumunda mağdurun hukuka aykırı eylem sebebi ile fail tarafından suç isnadına maruz kalması söz konusu olur. İftiraya uğrayan mağdur fail hakkında şikayette bulunabileceği gibi savcılık makamı da iftira atıldığı yönünde haber aldığında re ’sen yani kendiliğinden soruşturma başlatabilir.

Savcılık soruşturma başlattığı takdirde de yeterli suç şüphesi oluşturacak delil elde ederse iddianame hazırlayarak kamu davası açar. Haksız yere iftiraya uğrama suçu şikayete tabi suçlar arasında değildir. Türk Ceza Kanunu uyarınca suçsuz yere iftira atılması durumunda 8 yıllık dava zamanaşımı süresi bulunduğundan bu sürenin aşılmamasına dikkat edilmelidir.

Suçsuz yere iftira atan fail ceza davası kapsamında yargılanır. Suç basit hali ile işlenebileceği gibi nitelikli hali ile işlenmesi de mümkündür. İftira suçu için basit hali ile verilen ceza nitelikli hali ile işlenen bir suça kıyasla daha fazladır. Bu sebeple yargılama sırasında çeşitli unsurlar değerlendirilerek karar verilir.

İftira suçu ile verilen ceza failin adli sicil kaydına da işler. Oldukça ağır sonuçların söz konusu olabileceği bu suça ilişkin yargılamada ceza avukatı yardımı almak, telafisi güç kayıpların yaşanmaması bakımından faydalı bir tercih olacaktır.

Suçsuz Yere İftiraya Uğrama Suçunun Şartları

İftira suçu şartları TCK 267 kapsamında yer alır. Şekli bir suç olan iftira suçu ani hareketlidir. Bu suç tehlike suçu çerçevesinde değerlendirildiğinden suçun neticesinde bir zararın oluşup oluşmadığına bakılmaz. Mağdura hukuka aykırı bir eylemin isnat edilmiş olması iftira suçunun oluşması bakımından yeterli görülür. İftira suçunda koşulların varlığı gerekir. Öncelikle hukuka aykırı bir eylemin mağdura isnat edilip edilmediğine bakılır.

Suçsuz Yere İftira ve Hukuka Aykırı Fiil İsnadı

Suçsuz yere iftira atılması durumunda fail mağdura hukuka aykırı bir fiil isnat ederken mağdurun suçsuz olduğunu bilerek bunu yapar. Mağdura hukuka aykırı bir eylem isnat edilirken bunu başkasının işleyip işlemediğinin de bir önemi bulunmaz.

İsnat edilen fiil ile gerçek uyuşmadığında, mağdur işlemediği halde hukuka aykırı bir eylemin mağdur tarafından yapıldığı isnat edildiğinde ve fail mağdurun bu suçu işlemediğini bildiği halde bu eylemi gerçekleştirdiğinde iftira suçu oluşur.

Fail, mağdura hukuka aykırı bir fiil isnat ettiği takdirde savcılık tarafından bir soruşturma başlatılması şart olmaz. Mağdura karşı isnat edilmiş olan fiil kamu makamlarını harekete geçirmeye yeterli olduğunda suçun şartlarından biri yerine gelmiş olur. Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin konu hakkında vermiş olduğu 21.03.2018 tarihli kararı şöyledir:

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:

İftira suçunun oluşabilmesi için yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, somut olayda hırsızlık suçundan sanık sıfatıyla yargılanan mağdurlar haklarında Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2008/158 Esas, 2009/35 Karar sayılı ilamda mağdur … hakkında yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyle, diğer mağdurlar …, … ile … haklarında ise yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraat kararı verilip sanık … hakkında iftira suçundan dolayı suç duyurusunda bulunulduğu, sanık …’in hırsızlık suçundan yapılan yargılama sırasında müşteki sıfatıyla alınan beyanları ile bu aşamadan sonra verdiği ifadeler ve …’in hırsızlık suçunu mağdurlarla beraber işlediğine ilişkin 17.11.2008 tarihli beyanından önce zaten mağdurlar …, … ile …’ın şüpheli sıfatıyla beyanlarının alınmış olduğunun tespiti ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanık …’in olay tarihinde başka suçtan dolayı cezaevinde bulunduğunun belirlenmesi nedeniyle müsnet suçu işleme imkanının bulunmadığı anlaşılan mağdur …’ya yönelik iftira suçunu işlediği sabit olmakla birlikte diğer mağdurlar …, … ile …’a ilişkin eyleminin suç işlemediğini bildiği kimseye suç atma olmayıp, sanığın bu mağdurlarla ilgili çelişkili beyanları da dikkate alındığında delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesi durumunda iftira suçunun kanuni unsurları itibariyle oluşmayacağı göz önünde bulundurularak sadece mağdur …’ya yönelik eylemi nedeniyle iftira suçundan mahkumiyeti ile diğer mağdurlara yönelik kanuni unsurları itibariyle oluşmayan iftira ve buna bağlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine hükmedilmesi,

Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Suçsuz Yere İftira ve Suçun Tamamlanması

Fail, belirli hareketler yapmak sureti ile iftira suçunu işler. Bu suç şekli suçlar arasında yer aldığından failin yapacağı belirli hareketler suçun oluşmasında etkilidir. Fail, mağdura karşı hukuka aykırı bir fiili isnat ettiğinde ve buna karşılık kamu makamlarına bildirim yapılarak bu mercilerin hukuka aykırı fiili öğrenmesi ile suç tamamlanmış kabul edilir. Yetkili kamu makamının durumu öğrenmesi yeterlidir.

Suçsuz Yere İftira ve Özel Kast

İftira suçu özel kast ile işlenebilen özellikte bir suçtur. Suçun oluşumunda failin özel kast ile hareket etmesi gereklidir. Fail, mağdura hukuka aykırı bir fiili isnat ederken amacı mağdurun hakkında soruşturma veya kovuşturma açılması ve idari yaptırım uygulanmasıdır.

Fail, hukuka aykırı bir fiil işlendiğini sanarak şikayette bulunmuş ise ve somut olayın özelliğine bağlı olarak faile yönelik bir hukuka uygunluk söz konusu ise şikayet edenin suç kastı ortadan kalkar.

Suçsuz Yere İftira Dava Zamanaşımı Süresi

Suçsuz yere iftira atıldığında fail, mağdura karşı işlemediği halde hukuka aykırı bir fiili isnat eder. Fail, iftira suçunu şikayet ederek ya da ihbarda bulunarak işleyebilir. Bu suç kasti olarak işlenebilen bir suçtur ve ceza davası kapsamında görülür.

İftira suçunda dava zamanaşımı süresi 8 yıl olarak tayin edilmiştir. Suçtan zarar görenin suçu işlemediği kesinleştiği tarihte dava zamanaşımı süresi başlar. İftira suçunun mağduru faile karşı maddi ve manevi tazminat talebinde de bulunabilir. Bunun için maddi ve manevi tazminat davası açılması gerekir.

Suçsuz Yere İftira Suçu Davası

Suçsuz yere iftiraya uğrayan mağdur fail hakkında şikayette bulunduğunda ceza davası kapsamında faile yargılama yapılır. Cumhuriyet savcısı tarafından iddia makamı sıfatı ile başlatılacak soruşturma kapsamında yeterli suç şüphesi bulunması halinde iddianame hazırlanarak kamu davası açılır.

Kamu davaları devletin toplumu koruması için yapılan hukuki düzenlemelerden kaynaklanır. Toplum devlet tarafından korunmak zorundadır. Toplum kamuyu oluşturur. Toplumda oluşabilecek her tür düzensizlik devlet tarafından istenmez. Bu sebeple de yasalar vasıtası ile gerekli önlemler alınır. Bazı suçlar dolaylı olarak ya da doğrudan toplumun işleyişine zarar verir.

İftira suçunda da kamu davası açılmasının sebebi toplumun zarar göreceğinin düşünülmesidir. Ceza davaları aynı zamanda kamu davası olma özelliğine sahiptir. Bu sebeple iftira suçu söz konusu ise savcılık makamı soruşturma başlatma yetkisine sahiptir. Savcılık iftira suçuna ilişkin yeterli suç şüphesi tespit ettiğinde bir iddianame hazırlayarak kamu davasını açar.

Kamu davalarının bir diğer özelliği de şikayetten vaz geçilmiş olmasının davanın düşmesine sebep olmamasıdır. Şikayetten vaz geçilse dahi kamu davasında savcılık makamı iddia makamı sıfatı ile dava sonuna kadar müdahil olmaktadır. İftira suçu basit hali ile ve nitelikli hali ile işlendiğinde verilecek cezalarda değişiklik olması söz konusudur. Basit hali ile işlenen iftira suçunda Asliye Ceza Mahkemesi görevlidir.

Nitelikli iftira suçu için Ağır Ceza Mahkemesi görev alır. Bu suçun bir diğer özelliği ise özel kast ile işlenebilmesidir. İftira suçu takibi şikayet bağlı suçlar arasında değildir. Bu suça istinaden savcılık re ‘sen soruşturma başlatabilir. Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin konu hakkında vermiş olduğu 08.11.2021 tarihli kararı şöyledir:

Gereği görüşülüp düşünüldü:

30.04.2019 tarih 2016/16-193 Esas, 2019/351 Karar sayılı Ceza Genel Kurulu kararında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK’nın 267. maddesinde düzenlenen iftira suçu, failin, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için, bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesidir. İftira suçunun konusunu hukuka aykırı fiil oluşturur. Bu fiilin suç oluşturması şart değildir. Disiplin yaptırımını veya başka bir idari yaptırımı gerekli kılan fiiller de iftira suçunun konusunu oluşturabilir. Hukuka aykırı bir eylemin gerçekleştirildiğine yönelik isnat yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunmak suretiyle yapılabileceği gibi basın ve yayın aracılığıyla da yapılabilir.

Özgü suç olarak düzenlenmediği için herkes tarafından işlenebilen iftira suçunda, hukuka aykırı fiil isnadının belli bir kişiye yönelik olması gerekir. Ancak isnada muhatap kişinin yapılacak bir araştırma sonucunda kimliğinin belirlenebilir olması yeterli olup isminin açıkça belirtilmesi zorunlu değildir.

İftira suçu failinin, isnat ettiği fiil gerçekte hiç işlenmemiş olabileceği gibi, işlenmiş olmakla birlikte kendisine isnatta bulunulan kişi tarafından işlenmemiş olabilir. Yine, kendisine isnatta bulunulan kişi tarafından hukuka aykırı bir fiil işlenmiş bulunmakla birlikte; iftira suçunun faili, bu fiilin karşılığında isnatta bulunulan kişiye verilecek yaptırımı ağırlaştıracak bazı eklemelerde bulunmuş olabilir. Bu durumlarda da iftira suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanık ile internet üzerinden tanışan katılanın, olay tarihinde iş bulmak vaadi ile sanığı Edremit ilçesine çağırdığı, sanığın bu sebeple Edremit ilçesine geldikten sonra katılanın kendisi ile görüşmemesine kızarak karakola gidip katılan hakkında işlemediğini bildiği halde iş için sigorta masrafları nedeniyle kendisinden 150 TL para alıp yanından ayrıldıktan geri dönmediğini ve kendisini dolandırdığını beyan etmek suretiyle şikayetçi olduğu anlaşılmakla, sanığın eyleminin, yasal unsurları itibariyle TCK’nın 267/1. maddesinde düzenlenen iftira suçunu oluşturduğu gözetilmeden, mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,

Yasaya aykırı, katılanın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 08.11.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Suçsuz Yere İftira İşleme Şekilleri

Failin mağdura karşı hukuka uygun olmayan bir fiil isnat etmesi sırasında koşulların da sağlanmış olmasına bakılır. İftira suçu çeşitli şekillerde işlenebilen bir suçtur. Suçsuz yere iftira işleme biçimleri şikayet yolu ile olabileceği gibi ihbar yolu ile de gerçekleşebilir. Bir diğer işleme biçimi ise basın yayın yolu iledir. Şikayet yolu kullanıldığında şikayeti soruşturmaya yetkili makama şikayet başvurusu yapılmalıdır.

Şikayet başvuruları savcılık makamı tarafından soruşturulabileceği gibi soruşturma yetkisine sahip jandarma, polis gibi kolluk güçleri de bu yetkisini kullanabilir. İhbar yolu ile iftira suçu atıldığında ise herhangi bir soruşturma yetkisine sahip adli makamlara başvuru yapılır. Bunun yanı sıra idari yaptırım uygulayabilecek olan idareye de ihbar yapılmış olabilir. İhbar yükümlülüğü vatandaşa ait olmazken dilekçe verme hakkının uzantısı olması ihbarın önemli bir özelliğidir.

Şikayeti gerçekleştiren ya da ihbar eden kişinin gerçekten bu suçun işlendiğini düşünmesi durumunda iftira suçu oluşmazken suçun oluşumu için şikayet edenin mağdurun hukuka aykırı fiili yapmadığını bilmesine rağmen mağdura suç isnat etmesi gerekir.

Şikayet veya ihbar başvurusu yapılırken yetkili mercie verilen dilekçe imzalanmamış olsa dahi diğer koşulların sağlanması halinde iftira suçu işlenmiş kabul edilir. Basın ve yayın yolu ile iftira suçu işlendiğinde ise görsel, işitsel ve yazılı içerikler kullanılır. Kitle iletişim araçları ifade edileceği zaman basın yayın yolundan söz edilmesi gerekir.

Fail, basın yayın yolu ile herhangi biri hakkında hukuka aykırı fiil isnat ederse ve bunu yetkili makamlar haber aldığında iftira suçu işlenmiş kabul edilir. Fail, iftira suçunu basın yayın yolu ile işlediği takdirde yargılama sonucunda mahkumiyet kararı çıkarsa bu karar iftira atılan basın yayın aracının eşdeğerinde bir araç vasıtası ile yayınlanır. İftira suçundan mahkum olan kişi ilan masraflarını ödemekle yükümlü olur.

Suçsuz Yere İftira Davası Hangi Durumlarda Açılır?

Suçsuz yere iftira davası açılacağı zaman mağdurun bir zarara uğramış olması gerekmez. Bu dava sırasında en önemli unsur mağdurun işlemediği halde kendisine suç isnat edilmesidir. Fail suç isnadını yaparken mağdurun suçsuz olduğunu biliyor olmalıdır.

Failin amacı mağdurun adli veya idari bir yaptırıma maruz kalmasını sağlamak olmalıdır. Ayrıca iftiraya konu olan hukuka aykırı fiil basın yayın yolu ile ya da şikayet veya ihbar yolu ile idari makamlara iletilmiş olmalıdır.

Suçsuz Yere İftira Nasıl İspatlanır?

Suçsuz yere iftira atılan mağdur bunu ispatladığında faile ceza verilmesi söz konusu olur. İftira suçu ispatlanırken maddi delillerin yanı sıra tanık beyanları da gerekli olabilir. Yazılı belgeler, tutanaklar, resim ve benzer evraklar iftira suçunda delil olarak sunulabilir.

İftira suçu söz konusu ise tanık beyanlarının da önemi vardır. Bu sebeple haksız yere iftiraya maruz kalan mağdurun maddi deliller arasında tanık beyanlarına yer vermesi oldukça önemlidir. İftira suçu sebebi ile dava açılacağı zaman savcılığa şikayette bulunulabileceği gibi ilgili kolluk kuvvetlerine de başvurulabilir. Bu tür davalar arabuluculuk müessesesinin kapsamında yer almaz.

Suçsuz Yere İftira ve Suç Uydurma Suçu

Suçsuz yere iftira suçu TCK 267 uyarınca düzenlenmiş olan bir suçtur. İftira veya suçsuz yere iftira suçunda fail özel kastla hareket ederken mağdurun işlemediğini bildiği halde hukuka aykırı bir eylemi mağdura isnat eder. TCK 271 uyarınca düzenlenen suç uydurma suçu ise iftira suçundan farklıdır.

Suç uydurma suçunda fail, işlenmediğini bildiği halde ilgili makamlara bir suçu işlenmiş gibi ihbar eder. Bunun yanı sıra suç uydurma suçunda fail, işlenmeyen bir suça yönelik delil ve emareleri soruşturmaya sebebiyet verebilecek şekilde uydurabilir. Bu tür bir suç işleyen faile 3 yıla kadar hapis cezası verilebilmektedir.

Suçsuz Yere İftira Nitelikli Haller

İftira suçu nitelikli olarak da işlenebilen suçlardan biridir. Fail, iftira suçunu nitelikli olarak işlerken maddi delilleri de kendisi üretir. Bu suçu nitelikli hale getiren unsur failin hem mağdura hukuka aykırı bir fiili işlemediği halde isnat etmesi hem de maddi delilleri üretmesidir.

İftira suçunda basit ve nitelikli haller için uygulanacak cezada değişiklikler olur. Nitelikli iftira suçunda verilen cezada artışa gidilmesi söz konusudur. Basit iftira suçu 1-4 yıl aralığında hapis cezası verilebilen bir suçtur. Nitelikli iftira suçu ise verilen cezanın yarı oranda artmasına sebep olur.

Suçsuz Yere İftira Suçu ve Cezası

Suçsuz yere iftira atan kişi basit şekli ile bu suçu işlediğinde 1-4 yıl arasında değişen sürelerde hapis cezası alır. Nitelikli iftira suçunda ise verilen ceza yarı nispette artar. Fail, mağdura iftira attığında ve mağdur hakkında beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair bir karar verildiğinde iftira sebebi ile mağdur hakkında gözaltı veya tutuklama kararı dışında uygulanan tedbir söz konusu ise faile verilen ceza yarı oranda artar.

Mağdur, failin iftira atması neticesinde gözaltına alınmış veya tutuklanmış ise ve hakkında beraat kararı verilmiş ise iftira edenin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu hükümleri uyarınca dolaylı fail olarak cezalandırılması söz konusu olur. Mağdur iftira suçu sebebi ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış ise suçsuz yere iftira atan kişinin 20-30 yıl aralığında hapis cezası alması mümkündür.

Mağdur süreli bir hapis cezasına çarptırılmış ise bu durumda da mağdur için verilen mahkumiyet kararı süresinin 2/3’ü oranında hapis cezası faile verilir. Mağdurun cezasının infazının başlamış olması da faile verilen cezanın yarı oranda artmasına yol açar. Mağdur hapis cezasından ayrı adli ve idari yaptırıma maruz kaldığında ise iftira edenin 3-7 yıl aralığında hapis cezası alması söz konusudur.

Suçsuz Yere İftira Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık olarak bilinen yasal uygulama failin işlediği suç sebebi ile pişman olması sonucunda ve suçla oluşan zararın giderilmesi durumunda faile ceza indirimi uygulanmasını sağlar. Suçsuz yere iftira atmak ceza davası kapsamında yer alan bir suçtur. Ceza davaları ile kamu davası olma niteliğine haizdir. İftira suçunda etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanılabilir.

Etkin pişmanlık hükümleri kapsamında fail iftira suçunu işlediğinde ve mağdur hakkında adli ya da idari soruşturma başlatılmadan iftiradan dönerse verilecek ceza 4/5 oranında indirime uğrar. Soruşturma başlatıldıktan sonra lakin dava açılmadan önce fail iftiradan dönerse verilen cezada 3/4 oranında indirime gidilir. Dava açılmış ise fakat hüküm verilmemiş ise bu durumda faile verilecek ceza2/3 oranında inmektedir.

Fail, iftira suçunu işledikten sonra mağdur hakkında hüküm verilmiş ise fakat hüküm infaza gitmediğinde iftiradan dönülürse iftira suçunu atana verilen ceza 1/2 oranında düşer. Suçsuz yere iftira atılan mağdur hakkında mahkumiyet hükmünün infazı başlamış ise fail, bundan sonra iftiradan döndüğü takdirde faile verilecek cezada 1/3 oranında indirim uygulanır.

Fail, mağdur hakkında iftira suçu sebebi ile idari yaptırım kararı alınmasına neden olduğunda idari yaptırım kararı mağdura uygulanmadan iftiradan dönerse kendisine verilecek ceza 1/2 oranında düşerken idari yaptırım uygulandıktan sonra iftiradan dönmesi durumunda cezası 1/3 oranında iner.

Suçsuz Yere İftira Adli Para Cezası

İftira suçu işleyen fail, mağdur hakkında yapmadığını bildiği halde hukuka aykırı bir fiili isnat etmiş demektir. Bu tür bir suç işlendiğinde ceza davası kapsamında yargılama yapılması söz konusu olmaktadır.

Adli para cezası koşulların sağlanması durumunda uygulanan bir yaptırım türü olurken işlenen suç sebebi ile yalnız başına ya da hapis cezası ile uygulanabilir. İftira suçu ya da suçsuz yere iftira söz konusu ise verilen cezanın adli para cezasına dönüştürülebilmesi mümkün olmaktadır.

Suçsuz Yere İftira Erteleme Kararı

Erteleme kararı olarak bilinen uygulamada mahkum hakkında verilen cezanın cezaevinde çekilmesinden şartlı olarak vaz geçme söz konusudur. İftira suçu söz konusu olduğunda faile verilen ceza ertelenebilir.

İftira suçu için hükmedilen ceza sebebi ile faile verilen cezanın cezaevinde çekilmesinden şartlı olarak vaz geçilebilmesi mümkün olurken failin koşulları sağlaması gerekir. İftira suçu dava zamanaşımı süresi de 8 yıl olarak tespit edilmiştir.

Suçsuz Yere İftira HAGB Kararı

HAGB kararı olarak bilinen yasal süreç hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıdır. Sanık hakkında bir cezaya hükmedildiğinde belirli bir denetim süresine tabi olmak koşulu ile sonuç doğurmaması için sanığın denetim süresi içerisindeyken belirli koşulları yerine getirmesi gerekir.

Sanık denetim süresinde yükümlülüklerini yerine getirdiğinde ceza kararı sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kalkarken davanın da düşmesi söz konusu olur. İftira suçunda HAGB kararları uygulanabilmektedir.

Suçsuz Yere İftira Maddi ve Manevi Tazminat Davası

İftira suçu işlendiğinde bu suçtan mağdur olan kişi faile karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilmektedir. Maddi tazminat davası açılacağı zaman hukuka aykırı bir işlem veya eylemin kişinin mal varlığı üzerinde eksilme meydana getirmesi icap eder. Bu zararın tazmin edilmesi için de tazminat davası açılır.

Manevi tazminat davası açılacağı zaman kişi üzerinde oluşan elem ve keder dikkate alınır. Hukuka aykırı işlem ve eylem sebebi ile kişi haksız yere üzüntü, elem ve keder yaşadığında faile karşı manevi tazminat davası açabilir. İftira suçu maddi ve manevi tazminat davası açılacağı zaman görevli ve yetkili mahkemeye başvurulur. Bu konuda görevli mahkeme ise Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.

İftira suçunda maddi ve manevi tazminat miktarı belirleneceği zaman ortaya çıkan zarara göre karar verilir. Olayın taşıdığı özellikler, tarafların mali olanakları, oluşan zararın boyutları ve benzer durumlar birlikte değerlendirilir.

Yargıtay Kararları

Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin suçsuz yere iftiraya uğramak hususunda vermiş olduğu 27.10.2021 tarihli kararı şu şekildedir:

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Sanıklardan … hakkında kurulan hükme yönelik temyiz inceleme talebinde bulunulduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2016/16-193 Esas, 2019/351 Karar, 30.04.2019 tarihli kararında da belirtildiği üzere; iftira suçu, failin, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için, bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesidir. İftira suçunun konusu hukuka aykırı fiil oluşturur. Bu fiilin suç oluşturması şart değildir. Disiplin yaptırımını veya başka bir idari yaptırımı gerekli kılan fiiller de iftira suçunun konusunu oluşturabilir. Hukuka aykırı bir eylemin gerçekleştirildiğine yönelik isnat yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle yapılabileceği gibi basın ve yayın aracılığıyla da yapılabilir.

Öte yandan iftira suçunun oluşabilmesi için, iftira suçu failin, hukuka aykırı fiil isnat ettiği kişinin bu fiili işlemediğini bilmesi gerekmektedir. Bu açıdan, iftira suçu ancak doğrudan kastla işlenebilir. Ancak bu suçun oluşabilmesi için, doğrudan kast tek başına yeterli olmayıp; ayrıca failin hukuka aykırı fiil isnat ettiği kimse hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir müeyyideye maruz kalmasını sağlamak amacıyla hareket etmesi gerekir. Bu nedenle, iftira suçu açısından failin kastın ötesinde belirtilen amacın varlığı, bir başka deyişle özel kastın bulunması gerekmektedir. Dolayısıyla; failin, belirli olay veya olgulardan yola çıkarak, isnat ettiği fiilin mağdur tarafından işlendiği inancı ve şüphesi ile ihbarda bulunması halinde iftira suçunun unsurları oluşmayacaktır.

Bu açıklamalar ışığında; temyiz incelemesine gelmeyen sanık …’ın facebook sayfasında katılan Belediye Başkanı …’e hitaben “… Belediye Başkanı … … Parti … İl Başkanlığına yapılan koltukların parasını … Belediyesinin kasasından ödedi” , “… Belediye Başkanı … 35 aylık belediye başkanlığı döneminde bir metrekare beton dökmedi, ama bir şirkete KDV’sini ödeyerek 20.000 TL fatura alıp kuruma parayı ödetti, belediyenin iş makineleri hizmet için değil kişisel işler için kullandırıldı” şeklinde yazılar yazdığı söz konusu yazıların da … … Gazetesi isimli internet sitesi sahibi incelemeye gelen sanık … tarafından “Çaldağda Yolsuzluk İddiası” şeklinde internet sitesinde haberleştirildiği olayda; sanığın katılanın işlemediğini bildiği bir fiil veya idari bir yaptırım uygulanmasını sağladığına dair hukuka aykırılık öğesinin bulunmadığı, aşamalarda alınan ve aksine delil bulunmayan savunmalarında da iftira atma gibi bir düşüncesi olmadığını beyan ettiği anlaşıldığından sanığın üzerine atılı suçun unsurları oluşmadığı cihetle beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,

Yasaya aykırı, sanık …’nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanık …’a aynı Yasanın 325. maddesi gereğince sirayetine, 27.10.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sıkça Sorulan Sorular

Suçsuz Yere İftira Hangi Mahkemede Görülür?

Suçsuz yere iftira mağdurun işlemediği halde hukuka aykırı bir fiil sebebi ile suç isnadına maruz kalmasıdır. Fail bu suçu işlerken mağdurun suçsuz olduğunu bilir ve özel kastla hareket eder. Suçla bir zarar olup oluşmadığının önemi yoktur ve yargılama Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılır.

Suçsuz Yere İftira Davasını Kimler Açabilir?

Suçsuz yere iftira davası açılacağı zaman mağdurun savcılığa ya da yetkili birimlere şikayet etme hakkı bulunur. İftiraya uğrayan kişi dava açabilir. Savcılık makamı da re ‘sen, iftira suçu oluştuğuna dair haber aldığında soruşturma başlatabilmektedir.

Suçsuz Yere İftira Dava Zamanaşımı Süresi Nedir?

Suçsuz yere iftira atılması halinde Asliye Ceza Mahkemesi’ne açılması gereken dava için zamanaşımı süresi 8 yıldır.

İletişim